Tarhan, İcra takibinde olan dosyaların sayısını ve rakamsal büyüklüğünü öğrenmek için Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın cevaplaması talebi ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına yazılı soru önergesi verdi. Tahsin Tarhan yaptığı açıklamada, “Yıllardır yürütülen yanlış ekonomi politikaları neticesinde vatandaş borç batağında ve kurtulamıyor. Türkiye genelinde 2002 ile 2019’un ilk 3 ayı arasında vatandaşların tüketici kredisi borcu 178 kat artarak 402,8 milyar TL’ye, bireysel kredi kartı borcu 24 kat artarak 104,4 milyar TL’ye ulaştı. En çok iş sahasının bulunduğu istihdamın üst düzeyde gerçekleştiği Kocaeli’nde kredi kartları ve bireysel krediler yüzünden vatandaşların ne kadarı mahkeme kapılarında sürünüyor, hep birlikte öğreneceğiz. Bir an önce bu durumu çözüm üretilmesi gerekmektedir” dedi.TOPLAM BORÇ 13 KAT ARTTI
Tahsin Tarhan açıklamalarının devamında ise, “Şirketlerin net döviz borcu 2002 yılında 6,5 milyar dolardı. 2009’da döviz geliri olmayan şirketlere de dövizle borçlanma yolu açıldı. Şirketlerin döviz borçları çığ gibi büyüdü. 2019’un Şubat ayı itibariyle şirketlerin net döviz borcu 197,4 milyar dolara ulaştı. Vatandaşın, şirketlerin ve kamunun toplam borcu ülkenin gelirini geçti. 2002 yılından beri devletin borcu 5 kat, şirketlerin borcu 30 kat, vatandaşların borcu 76 kat, böylece ülkenin toplam borcu 13 kat arttı ” açıklamasında bulundu.BORÇ SARMALI İÇİNDELER
Tahsin Tarhan 2002 ile 2019 yılları arasında yaptığı karşılaştırmada, “2002’de her 100 TL’lik gelirimize karşı 94 TL borcumuz varken, 2018’de her 100 TL’lik gelirimize karşı 106 TL borcumuz var. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarlarıyla geçen yılların yanlış ekonomi politikaları bizleri bu duruma getirdi. Ekonominin başarısız olduğunu hep birlikte görüyoruz. İktidar mensuplarının halkın ne yaşadığını bir an önce görmesi gerekmektedir. Bugün Türkiye’de vatandaşlar gerçekten borç sarmalı içerisinde yaşam savaşı vermektedir.MASRAFLAR ALTINDA EZİLİYORLAR
54,6 milyon vatandaş konut masrafları altında eziliyor, 48 milyon vatandaş evden uzakta bir hafta tatil yapacak para bulamıyor, 47,5 milyon vatandaş borçlarını ödemekte zorlanıyor, 26,8 milyon vatandaş iki günde bir masasına bir kap et yemeği koyamıyor, 25 milyon vatandaş ucu ucuna geçiniyor, beklenmedik bir harcama çıkarsa karşılayamıyor,16,3 milyon vatandaş soğuk kış günlerinde evini ısıtamıyor. Vatandaşın yarısı; konut masrafını karşılayamıyor, tatil yapacak, borçlarını ödeyecek para bulamıyor, çocuğuna et yediremiyor. Bu tablo hiçbir siyasi sorumluluğu olan kişinin isteyeceği bir durum değildir. Ekonomi kalkınma hamlesi yapılması elzemdir acildir” ifadelerini kullandı.
Tahsin Tarhan açıklamalarının devamında ise, “Şirketlerin net döviz borcu 2002 yılında 6,5 milyar dolardı. 2009’da döviz geliri olmayan şirketlere de dövizle borçlanma yolu açıldı. Şirketlerin döviz borçları çığ gibi büyüdü. 2019’un Şubat ayı itibariyle şirketlerin net döviz borcu 197,4 milyar dolara ulaştı. Vatandaşın, şirketlerin ve kamunun toplam borcu ülkenin gelirini geçti. 2002 yılından beri devletin borcu 5 kat, şirketlerin borcu 30 kat, vatandaşların borcu 76 kat, böylece ülkenin toplam borcu 13 kat arttı ” açıklamasında bulundu.BORÇ SARMALI İÇİNDELER
Tahsin Tarhan 2002 ile 2019 yılları arasında yaptığı karşılaştırmada, “2002’de her 100 TL’lik gelirimize karşı 94 TL borcumuz varken, 2018’de her 100 TL’lik gelirimize karşı 106 TL borcumuz var. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarlarıyla geçen yılların yanlış ekonomi politikaları bizleri bu duruma getirdi. Ekonominin başarısız olduğunu hep birlikte görüyoruz. İktidar mensuplarının halkın ne yaşadığını bir an önce görmesi gerekmektedir. Bugün Türkiye’de vatandaşlar gerçekten borç sarmalı içerisinde yaşam savaşı vermektedir.MASRAFLAR ALTINDA EZİLİYORLAR
54,6 milyon vatandaş konut masrafları altında eziliyor, 48 milyon vatandaş evden uzakta bir hafta tatil yapacak para bulamıyor, 47,5 milyon vatandaş borçlarını ödemekte zorlanıyor, 26,8 milyon vatandaş iki günde bir masasına bir kap et yemeği koyamıyor, 25 milyon vatandaş ucu ucuna geçiniyor, beklenmedik bir harcama çıkarsa karşılayamıyor,16,3 milyon vatandaş soğuk kış günlerinde evini ısıtamıyor. Vatandaşın yarısı; konut masrafını karşılayamıyor, tatil yapacak, borçlarını ödeyecek para bulamıyor, çocuğuna et yediremiyor. Bu tablo hiçbir siyasi sorumluluğu olan kişinin isteyeceği bir durum değildir. Ekonomi kalkınma hamlesi yapılması elzemdir acildir” ifadelerini kullandı.