Uzun zamandır beklediğimiz koronavirüs aşısı nihayet geldi. Önce sağlık çalışanlarımız randevu sistemi ile aşılarını oldular. Şimdi sıra ikinci kısım kategorisine giren vatandaşlarımızda.
Bakalım biz gazeteciler bu kategoriye girecek miyiz?
Gebze’de aşılama programı planlandığı gibi gidiyor. Bilindiği gibi virüsün yaşlılar üzerinde etkileri daha fazla. En iyi şekilde yaşlılarımızı korumalıyız. Bu bağlamda Gebze Huzurevi’nde kalan 32 yaşlımıza ve çalışanlara önceki gün aşı uygulandı. Böylece Gebze’de aşılama programının 1. aşamasının 2. adımına geçilmiş oldu.
Çin aşısı Türkiye’ye ulaştıktan sonra herkes birbirine şu soruyu soruyor, “Sen aşı olacak mısınız?”
Geçen günlerde mini bir anket yaptım ve genci yaşlısı 10 kişiye bu soruyu yönelttim.
Öncelikle halk tedirgin.
Ya bana bir şey olursa diye aşıdan uzak duruyor.
Aşının a’sını duyan bile irkiliyor, geriliyor.
Türkiye genelini bilmem ama Gebze bölgesinde genel kanı şu, vatandaşın çoğu Çin aşısına güvenmiyor ve kararsız kalıp yerli aşıyı bekliyor.
Benim yaptığım mini ankette, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aşı olduktan sonra bende olurum diyen de var, olmam diyen de. ‘Aşı olacak mısınız ?’ diye sorduğum 10 kişiden 3’ü aşı olma taraftarı çıktı. Kalan 7’si ise olmam diyor.
Geçen akşam evde eşim, annem, çocuklar ile çay içiyoruz. Onların tepkisini ölçmek için ‘Cuma günü 13.30’da aşı oluyorum, bilginiz olsun’ der demez kızılca kıyamet koptu.
Elif Berra; “Baba hayır. Aşı vurulduktan sonra kör olanlar varmış”
Eymen; “Aşı olursan konuşmam”
Ülkü (Eşim); Sen kafayı mı yedin. Ne aşısı?
Yani evdekiler, televizyonlardan izledikleri ile aşı olmama karşı çıkıyor.
Sevgili okurlar, hepimizin Çin’e karşı ön yargısı var.
Aşı hakkında detaylı bilgi verildiğini düşünmüyorum. Aşı yaptırmak isterim ama Çin aşısı, virüsün ilk bu ülkede görülmesi nedeniyle tereddütte bırakıyor.
Benim tercihim yerli aşı.
Ya sizinkisi?