‘Deprem’ kelimesini duyunca tüylerim diken diken oluyor.
Yıkılan binalar, en kaz altından çıkarılan cesetler.
Çok acı, tarif edilemeyecek bir duygu…
Şimdi diyeceksiniz, ‘depremde nereden çıktı ?’
Sevgili okurlar, her yıl Mart ayının ilk haftası deprem bilincinin oluşturulması ve depremlere karşı hazırlıklı olunması amacıyla “Deprem Haftası” olarak kutlanıyor.
Bende bugünkü köşe yazımı deprem haftasına ayırdım.
17 Ağustos depreminde 16 yaşındaydım.
Günlerce sokaklarda yattık, kalktık.
Unutulmayacak günlerdi.
Yıllar sonra deprem acısını İzmir’de yerinde yaşadım.
Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti yönetimi olarak İzmir’e, meslektaşlarımız için yardım götürmüştük.
Rızabey Apartmanı’ndaki arama kurtarma çalışmalarını üzgün gözlerle izlerken adeta kanımın donduğunu hissetmiştim.
Büyük depremler, insanların başına aniden gelir ve herkesi sarsar.
Bugün için artık deprem ile yaşamaya alıştık.
Her an deprem olacakmış gibi hazırlıklı olmalıyız.
Bunun için ülkemizin topraklarında tarih boyunca büyük acılara neden olan depreme, her yıl 1-7 Mart ‘Deprem Haftası’ ile dikkat çekiliyor. Depreme hazırlığa odaklanan özel hafta, ülkemizdeki pek çok noktada çeşitli etkinliklerle zenginleştiriliyor. AFAD vatandaşları, Deprem Haftası’nı depreme hazırlıkla değerlendirmeye çağırıyor.
Bu konularda sık sık aydınlatıcı açıklamalar yapıyor.
Öncelikle kendilerini ve ailelerini korumak isteyen vatandaşların, depreme hazırlık yapmaları, deprem sırası ve sonrasındaki doğru davranış şekillerini kazanmaları önem taşıyor. Vatandaşlar, bu bilgileri AFAD’ın internet sayfalarından ve sosyal medya hesaplarından ulaşabildikleri gibi AFAD İl Müdürlüklerinin düzenlediği ‘temel afet bilinci eğitimlerine’ de katılarak elde edebilirler. Afetlerde, kendilerine ve sevdiklerine yardım edecek önemli bilgi ve becerilere sahip olmak için ise e-Devlet üzerinden AFAD Gönüllüsü başvurusu yapabiliyor. AFAD Gönüllüsü eğitimleri, internet ortamında uzaktan eğitimlerle başlayıp seviyelere göre yüz yüze ve saha eğitimleriyle devam ediyor.
Alınacak hayati önlemlerin başında, vatandaşların oturduğu evin depreme dirençli olması bulunuyor. Vatandaşlar, evlerinin yer aldığı binanın yapı ruhsatının ve Yapı Kullanma İzin Belgesi’nin (iskan ruhsatı) bulunduğunu teyit etmeliler. Binanın taşıyıcı kolon ve duvarlarına etki edebilecek bir değişiklik yapılıp yapılmadığını soruşturmalı, mümkünse binanın çevresinde kaçak yapılar bulunup bulunmadığını öğrenmeliler. Evlerinin bulunduğu binanın depreme dirençli olup olmadığından emin değillerse yetkin ve yetkili kuruluşlara ölçüm ve test yaptırmalılar. Testler sonucunda, binanın depreme dayanıksız olduğu anlaşılırsa bir an önce binalarını depreme karşı güçlendirmeli yahut kentsel dönüşüm ile yenilemeliler.
Deprem haftasında öne çıkan temel bilgiler bunlar.
Uzun lafın kısası, deprem haftasında deprem ile yaşamayı hatırlatayım istedim.
Unutmayın, insanları deprem değil çürük binalar öldürür…