Günümüz ebeveynlerini, çocuklarının eğitimi konusunda ortak noktada buluşuyor. Aileler çocuklarının iyi bir eğitim alması için elindeki imkanları seferber ediyor. Tabiri caizse yemiyor yediriyor, giymiyor giydiriyor. Çünkü kişiyi bir adım öteye taşıyan yegane gerçek eğitimdir.
Eğitim hepimizin bildiği gibi anne rahmine düştüğümüz an başlıyor. Anne karnına düşen bebek gelişiyor ve dünyaya geliyor. İlk eğitmeni de tabi ki anne ve babası oluyor. Bu nedenledir ki bir çocuğun annesi- babası olmak aynı zamanda onun eğitmeni olmaktır. Ve nasıl bir eğitmen vereceği dersi en iyi şekilde çalışıp onu dinleyenlere sunuyorsa, ebeveynler de aynı şekilde davranmalıdır. Eğitimi aileden sağlam alan bir çocuğun okul başarısı da artıyor.
Okullar tatil oldu, karneler alındı. Hepimiz biliyoruz ki kimin karnesi başarılarla doluyken kiminin karnesi de kırıklarla dolu. Karnesi kırık olan çocuklarının ebeveynlerinin tavırlarından bahsedeceğim size. Ebeveynler çocuklarını eleştirirken kendilerine iğneyi batırmaktan kaçınıyor. “Sana her şeyi sağladım, yapacağın tek şey derslerine çalışmaktı, onu da yapmadın” gibi söylemlerle çocuğun üzerine gidiliyor. Ancak ebeveyn kendisine şu soruyu sormuyor, “Ben çocuğumun okul derslerine ne kadar yardım ettim? Bana sorduğu bir tarih sorunu cevaplaya bildim mi? Ya da bana sorduğu bir dört işlem sorusunu çözebildi mi?” Birçok velinin cevabı hayır. İşte bu noktada azami derece de olsa ebeveynlerin eğitim alması gerektiği kanaatine varıyorum. Ve bu kırılımda en büyük sorumluluğun anneye düştüğüne inanıyorum. Okul sonrası eve gelip ödevlerinde takıldığı noktada annesinden destek alabilen çocuklar okul hayatında çok daha başarılı oluyor.
Eğitim düzeyi yüksek olan annelerin çocuklarını gözlemlediğimde okul hayatında çok daha başarılı oluyor. Anesi ile sorularını cevaplayabilen bir çocuk, eğitim hayatı boyunca daha aktif, daha çözüm odaklı ve daha üretken oluyor.
Uzmanların 2014 yılında yaptığı bir araştırmaya göre, üniversite mezunu annelerin çocuklarının da üniversite mezunu olabilecek çocuklar yetiştirmesi daha olası. Burada annenin yarattığı ilhamın başrolde olduğunu söylemek mümkün olmakla birlikte, araştırmaların sonuçlarına göre, ebeveynlerden ikisinin birden eğitim seviyesi, 8 yaşında bir çocuk için bile onun ilerideki eğitim durumunu, iş yaşamında göstereceği başarıları tahmin etmekte yeterli oluyor.
Ev işleri ile uğraşıp, akşamları televizyon başında zaman geçiren annelere sesleniyorum. Çocuğunuz için mutlaka eğitim alın. Bu konuda ücretsiz destek alabileceğiniz, bilgiye ulaşabileceğiniz binlerce kaynak var. Anneler çocuklarınız için kendinizi geliştirin, öğrenin. Tarih öğrenin, coğrafya öğrenin, matematik öğrenin, fen bilgisi öğrenin ama mutlaka öğrenin. Başkasının çocuğunun neden daha başarılı olduğunu konuşup bir yere varamamaktansa çocuğunuz için faydalı olun.
Anneler daha eğitimli bir nesil yetiştirmek bizim elimizde. O sihirli sopanın ucunu siz tutuyorsunuz. Lütfen o güzel sihirlerinizle çocuğunuza dokunun. Kimsenin çocuğuna değil kendi çocuğunuza hayran olun.