Öğretmen bir çocuğun sığındığı limandır. Hayatı öğrenmeye çalıştığı dönemlerde onun açtığı yolda ördüğü bir binanın taşlarını tek tek yerine koymasını sağlayandır. Öğretmen bu dünyada iyi bir neslin yetişmesi için en önemli mihenk taşıdır. Değeri asla hiçbir şeyle ölçülemez onların. Çünkü bir çocuğun en büyük şansıdır iyi bir öğretmene rastlaması.
Öğretmenlik günümüzde rahat bir meslek olarak tabir edilir. Bunu tabir edenler de rahat bir iş hayatı geçirmek için öğretmen olanları da asla ama asla hoş karşılamıyorum. Ayın 15’inde alacağı maaşı düşünüp yetiştirdiği öğrencilere gram katkısı olmayan, parayla rapor alıp okula gitmeyen, öğrencisinden sevgisini ve ilgisini esirgeyip şiddet gösteren, öğrencisini kendisine yük olarak görüp ders saatlerini ıstırap şeklinde işleyen öğretmenler sizin gününüzü kutlamıyorum. Çünkü öğretmenlik meslek olarak kutlanmayacak kadar kutsaldır.
Maalesef ki öğretmen olabilmek için günümüzde tabi tutulan onlarca sınav mevcut. Bu da mesleğini hakkıyla yapmak isteyen binlerce gencin mesleğini yapamamasına neden oluyor. Öğrencileriyle zaman geçirmek isteyen binlerce öğretmen adayı marketlerde kasiyer olarak çalışıyor ya da başka başka işlerde. Gerçekten çok ama çok üzücü…
Neyse bugün güzel bir gün biz kötüleri bırakıp iyileri konuşalım. Ve mesleğini hakkıyla yapıp öğrencisinin hayatına dokunan öğretmenlerimizin günü kutlu olsun. Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ten aldıkları bu güzel mesleği hakkıyla yaptıkları için kendileriyle gurur duymak en doğal hakları. İyi ki varsınız hayatımıza dokunan güzel öğretmenlerimiz. Hepimiz sizin eserleriniz…
Hayatıma dokunan, beni ben yapan, beni tanıyan, bana yol açan ve açtığı yolda ışık tutan güzel öğretmenlerim gününüz kutlu olsun. Hepinizin adı da yüzü de hep aklımda. Çünkü bir çocuk asla ama asla öğretmenini unutmaz. Teşekkür ederim size.
Ve mesleğini hakkıyla yapan öğretmenliği meslek olarak görmeyen çocuklarının kalbine ruhuna dokunan tüm öğretmenlerin günü kutlu olsun…