Kreşler çocuklarımızı emanet ettiğimiz kurumların başında geliyor. Çalışan anne babalar çocuklarını hem eğitim alması için hem de en iyi şekilde bakılması için kreşlere teslim ediyor.
Ebevenyler kreşlere sadece evlatlarını değil, canlarını teslim ediyor. Haliyle bu sorumluluğu alan kurumlarında o çocuklara gözü gibi bakmaları gerekiyor.
Çocuklarına gözü gibi bakan, psikolojisi etkilenmesin diye elinden gelenin çok daha fazlasını yapmaya çalışan aileler çocuklarını teslim ettikleri kreşlerden de haklı olarak aynı hassasiyeti bekliyor. Ancak bazen durum hiç de ailenin beklediği yönde seyretmiyor. Tıpkı geçtiğimiz gün Gebze’de yaşanan skandal gibi. Henüz 4 yaşında olan Kuzey kreşe başlıyor ve kreşin ilk günü hem kreşin yöneticisi hem de öğretmeni olan Nigar S.’den şiddet görüyor. Çocuk akşam eve gittiğinde yaşadığı olayı ailesine anlatıyor. Aile kreşe gidiyor ve kamera görüntülerini izliyor. Maalesef görüntülerde Nigar S.’nin çocuğu darp ettiği anlar saniye saniye görüntüleniyor.
Açık konuşayım bu görüntüler hiçbir şekilde hazmedilecek gibi değil. Açık açık şiddet olayı görüldüğü halde Nigar S.’ inkar ediyor. Yanağına hafifçe dokundum diyor. Aynı görüntüleri ben izliyorum. Açılıp çocuğa vuruyor ve vurmanın şiddetiyle çocuğun oturduğu sandalye öne doğru gidiyor. Hanımefendiye buradan sormak istiyorum hafifçe dokunmuş haliniz bu mu? Ayrıca siz kimsiniz de kendinizde savunmasız masum bir çocuğa hafifçe dokunma hakkı görüyorsunuz? Hanımefendi kimse size bu işi zorla yaptırmıyor. İnsanların en değerli varlıklarını emanetiniz emanetimdir, gözünüz arkada kalmasın palavralarıyla alıp şiddet uygulayamazsınız! Siz o çocuğa el kaldıramazsınız.
Yaptığınız açıklamada, yer aldığınız görüntüler kadar utanç verici. Çocukları seviyormuşsunuz, aileler size güveniyormuş. Belli ki siz çocukları değil, kazandığınız parayı daha çok seviyorsunuz. Sevgi böyle bir şey değil hanımefendi! 4 yaşındaki bir çocuğa vurmayı, yaramazlık yaptıyla açıklayamazsınız. İşinizi para kazanmak için yapıyorsanız gidin başka bir iş yapın. Çünkü öğretmenlik gibi kutsal bir meslek para için yapılacak bir meslek değildir. Tatsız bir olay yaşandığı için üzgün olduğunuzu söylemişsiniz. Hanımefendi olay yaşandığı için üzülmediniz siz! Olay açığa çıktı, bir çocuğa nasıl şiddet uyguladığınız kamuoyuna yansıdı diye üzgünsünüz. Yoksa ki çocuk durumu aileye bildirmese ve olay ortaya çıkmasa siz küçücük bir çocuğa, her şeyden önemlisi size emanet edilen bir çocuğa şiddet uyguladığınız için, bir çocuğun kalbini kırdığınız, ruhunu parçaladığınız için üzülmezdiniz. Sizin üzgünlüğünüz foyanızın ortaya çıkmasından. Umuyorum ki en ağır cezayı alırsınız. Bırakın bir daha kreş işletmeyi hiçbir kreşin, eğitim kurumun kapısından geçemezsiniz… Yazıklar olsun sizin gibi eğitimciler bu ülkenin yüz karasıdır!
Çocuğunu kreşe teslim edip gönül rahatlığıyla işine gelen bir anne olarak işini hakkıyla yapan bütün eğitimcilerimize teşekkür ediyorum. Onlardan istediğim şey bu tür olaylara lütfen sessiz kalmasınlar. Bizler çocuklarımızdan uzağız, onları göremiyoruz. Ama gün içerisinde bu tür olaylar yaşanıyorsa elinizi vicdanınıza koyup gerekeni yapın. Çocuklarımız bizim geleceğimiz. Bu çocuklar hepimizin çocuğu. Emanetlerimize lütfen hıyanet etmeyin.
Ve şiddete maruz kalan minik yavrumuzun ailesine geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Kendilerini bu olay karşısında takındıkları tutum konusunda da tebrik ediyorum. Umarım ki adalet yerini bulacaktır.