Kıymetli kardeşlerim Muharrem ayındayız. Muharrem ayı bizim için yastan daha çok hüzün ayı. Hz. Hüseyin'e ve onunla birlikte olanlara yapılan zulmü hatırlama ayı. Peygamberimizin hakkında 'dünyanın iki çiçeği' ve 'âhirette cennet çocuklarının efendisi' dediği ve 'gözümün nuru' diyerek sevdiği, Hz. Fatıma'nın kuzusu, Allah'ın aslanın aslanı Hz. Hüseyin'in şehid edildiği ay.
*****
Ahfâd-ı Resül’ün Kerbela’da hunharca katledilmesin hüznü var gönlümüzde… Şehid-i Mazlum-i Kerbela’nın, şehitlerin efendisinin “Heyhate Heyhat min Zille” diye haykırdığı, hak uğruna canı feda Muharrem ayındayız.
*****
Her yanımız Kerbela her ferdimiz varis-i Hüseyin’dir. Zalimlere inat mazlumların yanındayız. Ne olursu olsun tam 1440 yıldır Hak uğruna haklıdan yanayız.
Bu aydaki matemin tek dayanağı Hazret-i Nebi’ye ve Evladına olan muhabbettimizdir.
*****
Bugün mah-ı Muharremdir
Muhibb-i hanedan ağlar
Bugün eyyam-ı matemdir.
Bugün ab-ı revan ağlar
*****
Ağlasın ehli vicdan, ağlasın kalbi olan. Bu ay Fatıma’nın can paresinin toprağa düştüğü aydır. Zira rivayet o ki susuz kaldı günlerce el- Ateş diyerek susuzluk içinde hakka yürüdü Evlad-ı Fatıma… Bir nebze olsun susuzluk çekelim acımızı gönlümüzün en derin mahremlerinde hissedelim.
Kerbela hüznü bir mezhep yahut bir meşrep hüznü değildir. Kerbela hüznü bir vicdan hüznüdür. Vicdanımız kurumadı ise bu ay bize hüzün düşmeli, bu ay bize matem boyası çalınmalı.
Evlad-ı Fatıma’ya reva görülen tavrı bakın SULTAN ABDÜLAZİZ nasıl ifade etmiş:
*****
Kuran’ı, din-i İslam’ı metâ gibi sattılar,
Ehl-i Beyt’i üryan büryan Şam’a esir ettiler,
İnsanığa reva olmaz böyle bir iş tuttular,
Ümmet olmak böyle midir Hz. Peygambere?
Hem ciğerpâre-yi Fâtıma, nur-i çeşm-i Haydare
Vehbiyâsabr eylemek mümkin değil ağla hemân
Çünkü ervâh ile zerrât-ı cihân ağlar bugün
Yine Ehl-i Beyt sevgisine dair Abdulkadir Geylani Hz.nin şu meşhur beyti ile yazımızı tamamlayalım:
"Lî hamsetün utfî biha, harre'l-vebai'l-hatima
el-mustafa vel-mürteza, ve'b-nâhümâ ve'l-fatima."
****
Cehennemin yakıcı ateşini şu beş zât ile söndürürüm:
Biri Muhammed Mustafâ,
Kızı Fâtımatü'z-Zehrâ,
Dâmâdı Aliyye'l Mürtezâ
ve torunları
Hasenü'l-Müctebâ
ve Hüseyin-i Kerbelâ...