Son zamanlarda sıklıkla bahsettiğim konuların başında geliyor, değişen alışkanlıklarımız ve dijitalleşen dünyadan. Fatura ödeme alışkanlıklarımızdan tutun, yemek siparişlerine, market alışverişlerinden tutun, kıyafet alışverişlerine kadar birçok şey değişti ve dönüştü. Bu değişim ve dönüşüm içerisinde hiç şüphesiz ki araç sahipliği ve taşıtlar da ayrı bir konu başlığı olarak yer etmiş duruyor.
Son zamanlarda biliyorsunuz özellikle elektrikli scooterlarla başlayan dönüşümle beraber, örneğin araç kiralama alışkanlıklarında da gördüğümüz üzere farklı yöntemler yer alıyor.
Hele ki elektrikli araçların da iyiden iyiye hayatımıza girmesiyle beraber bambaşka bir döneme de imza atmış olacağız hep birlikte. Yeni dönemin şahitleri olacağız.
Ancak bugün bu köşeden değişen ve dönüşen araç alışkanlıklarından değil, yeni taşıt kavramlarıyla hayatımıza giren farklı problemlerden söz edeceğim.
Gebze’nin kaldırım fakiri bir ilçe olduğu aşikar. Bunu sokakta kime sorarsanız söyler size. İşgal edilen kaldırımlar, yürüme mesafesinin bile bulunmadığı kaldırımlar, engelli vatandaşlarımız için bazı noktalarda zulüm haline gelebilecek kaldırımlar, taşları yerinden oynayan kaldırımlar ve gelinen son noktada elektrikli scooterların yer kapladığı kaldırımlar Gebze’de problem olmaya başladı.
Zaten daha önceleri, Gebze’de kaldırımlarda ve meydanlarda motokuryelerin çokluğundan ve bunların yaratabileceği sıkıntılardan söz ediyoruz her zaman. Ancak bu elektrikli scooterların da bu sefer yaşattığı hem park problemi hem de güvensiz ulaşım hali, beraberinde birçok sorunu da getirebiliyor.
Madem ki dünya değişip dönüşüyor, madem ki artık özel araç mülkiyetinin kalkabileceği bir gelecekten söz ediyoruz, öyleyse şehirlerimizi de bunlara göre planlamamız şart.
Mesela elektrikli scooterların gelişi güzel park edilebilmesinin önüne geçilmesi gerek. Gerekirse sık sık belirli aralıklarla bu araçların bırakabileceği alanlar oluşturulmalı. Bununla beraber, bu araçlara özel yollar hazırlanabilmeli ki oluşabilecek ölümlü kazaların da önüne geçilip, bu taşıtı kullananların can güvenliği sağlama alınmalı.
Özellikle İstanbul’da daha yoğun olan ve son zamanlarda kullanımı bölgemizde de artan elektrikli scooterlarda oluşabilecek tatsız vakalardan önce belediyelerin, geleceğin şehirlerini planlarken bunlara da dikkat etmesi şart.
Geleceğin şehirlerini daha rahat edebileceğimiz noktalarda planlarsak, yarın daha fazla rahat edeceğimiz aşikar.