Gebze’de son günlerde sayılarında artış gözlemlediğim bir konuyu sizlere aktarmak ve bölge protokolümüz ile ilgililerin dikkatine sunmak istiyorum. Malumunuz Gebze nüfus olarak büyük bir ilçe 400 bin nüfusun yanı sıra gündüz saatlerinde sayıları milyonu aşan insan bu kente girip çıkıyor. Bu yüzdendir ki her kesimden insanı barındırıyor Gebze bünyesinde.
Hal böyle olunca bu kadar insan kalabalığının olduğu ortamda, istenmeyen görüntülerin de yaşanması kaçınılmaz oluyor. Herkesin bildiği benim de defalarca gördüğüm balici Mahmut meselesi var mesela. Son zamanlarda Gebze’de çoğu kişi de denk gelmiştir bu kişiye.
Ancak Gebze’de son günlerde sadece bu şahsın bu eylemi gerçekleştirmediğini gördüm ve kentin göbeğinde, ara sokaklarında en az bu illete bulaşmış iki-üç gence denk geldim.
Sokak ortasında ellerinde poşetlerle gezen ve iğrenç bir bağımlılığa saplanmış bu gençlerin sayısının artması beni çok endişelendirdi.
Diyorum ya Gebze gibi bir yerde kontrol edemediğiniz görüntülerin ortaya çıkması çok da şaşırtmıyor beni ancak endişelendiriyor. En son bir tanesine kentin göbeğinde Cumhuriyet Meydanı’nda Atatürk heykelinin dibinde gördüm.
Bu bağlamda biliyoruz ki, Gebze gençlerini bağımlılıktan uzak tutmak için ciddi çalışmalar yapılıyor, çalıştaylar düzenleniyor, okullarda seminerler veriliyor, emniyet güçleri ‘en iyi narkotik polisi anne’ uygulaması kapsamında hemen hemen her gün bir okula giderek o mahalledeki annelere bilgilendirmelerde bulunuyorlar ancak tüm bu çalışmalara rağmen, bu bağımlılığa düşen genç sayısı artıyorsa durup bir düşünmek gerek.
Bu konunun sebepleri araştırılmalı, yarın öbür gün bu kişilerin sayısı artarsa belki de merak dürtüsüyle boşluktaki gençlerin de bu illete bulaşmasına neden olunacak.
Çünkü ortaya çıkan görüntü hiç hoş değil ve biliyoruz ki gençler bazı şeylere çok çabuk özenebiliyor. Bundan dolayıdır ki Gebze protokolünün gerçekten bu noktada acil bir adım atıp, bu görüntüyü ortaya koyan gençleri bir an önce bir bağımlılıkla mücadele noktalarına götürüp, topluma yeniden kazandırmaları elzem.
Çünkü bugün geldiğimiz noktada, bu ülkenin en büyük ümidi gençlerse, geleceğimiz gençlerse, böyle saçma sapan alışkanlıklar ve özentilere kaybedecek bir gencimizin daha olmaması gerek.