Bu köşeden birçok kez sporla ne kadar içli dışlı olduğumu ve sporu ne kadar çok sevdiğimi dile getirmiştim. Bu bağlamda bugün de yine spor temalı bir köşe yazısıyla sizlerle olacağım ancak bu kez konumuz Gebze.
Gebze’de hem Cuma akşamı hem de Cumartesi sabahı, kentteki spor kültürünün geleceği açısından iki önemli toplantı yapıldı. Birincisi Yeniden Refah Partisi Gebze İlçe Başkanlığı’nın öncülüğünde, bir diğeri ise kentteki birçok kişinin merak ettiği Gebzespor kongresi.
İki programı da yerinde takip eden bir gazeteci olarak izlenimlerimi şimdi buradan sizlere aktarmak istiyorum. Dediğim gibi ben spor sevdalısı bir kardeşinizim, basketbol başta olmak üzere bir iki branşta da çok uzun yıllar boyunca sporla uğraştım.
Sporun ve sporcunun fiziksel özellikleri kadar önemli olan nedir diye soracak olsanız hiç şüphesiz, akıl ve ahlaki boyutu derim. Öyle ya ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk bile, ‘Ben Sporcunun, zeki, çevik ve ahlaklısını severim’ demiş. İşte bu bağlamda Yeniden Refah’ın öncülüğünde ‘Sporcu Ahlakı ve Sporun Gençler Üzerindeki Etkisi’ konulu programını önemli bulanlardanım. Düşünün bir siyasi partisiniz, kendinize göre iddianız var. Kent meydanı gibi insan hareketliliğinin inanılmaz olduğu bir yerde program yapıyorsunuz ve o programa siyaset karıştırmadan, gençlere örnek olabileceğini düşündüğünüz ülkemizde de top koşturmuş eski profesyonel bir futbolcuyu getiriyorsunuz ve o da tecrübelerini gençlere aktarıyor, aile büyüklerine verilmesi gereken önemin altını ısrarla çiziyor, diğer konuşmacılar aile büyüklerine seslenip, çocukların sporla ilgilenmesinin ne kadar önemli olduğunun önemine vurgu yapıyor. Bence bu açıdan takdire şayan ve farklı bir etkinlik olduğunu söyleyebilirim ve emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür ediyorum.
Gelelim diğer programımıza yani Gebzespor’un olağanüstü genel kuruluna… 1955 yılında kurulmuş bir kulüp düşünün 67 yaşında, bulunduğu bölgede olmayan imkan yok. Bulunduğu ilçe, ilçeler bazında Türkiye’de süper ligde ama kendisi amatör kümede. Arada bir kısa süren 3. Lig macerası olsa da yıllardır başını, Bölgesel Amatör Lig belasından kurtaramamış. Çok kişiye bahsetmemişimdir belki ama 2007 ile 2009 yılları arasında boynuma Gebzespor atkısı takıp, maçı tribünden takip eder, bolca tezahürat yapar ve eve dönerdim. Benim için 2 haftada bir yapılan güzel bir etkinlikti bir de büyüdüğümüz bölgenin takımı olunca ayrı bir sempatiyle tribünde yerimizi alırdık. O zamanlar yanılmıyorsam Gebzespor profesyonel liglerdeydi ancak gel zaman git zaman uzun yıllardır kanıksanmış bir başarısızlık hakim Gebzespor’a.
Gebzespor’un eski rakipleri nerede, Gebzespor nerede diye düşünmüyor değilim yıllardır. Önceki gün yapılan kongre sonrasında ise verilen mesajlar beni açıkçası mutlu etti. Çünkü kürsüye kim çıkarsa çıksın, Gebzespor’un yerinin bu olmadığının, Gebzespor’un üst kimlik olduğunun, ilçe bazında süper ligde olan bir yerin 67 yıldır adını taşıyan bir kulübün amatör ligde olmaması gerektiğinin altını çizdi durdu. Bu söylemler lafta mı kalır yoksa altı dolar mı bilmem ama dolması gerektiği şart. Yağın, şekerin, unun olduğu bir bölgede artık helva yapıp, Gebzespor’u doğru adımlarla üst liglere tırmandırmanın zamanı geldi de geçiyor.
Programda konuşan Nail Çiler’in Cumhuriyet’in yüzüncü yılında Gebzespor şampiyon olsun, yüzüncü yılda Gebze büyükşehirli il olsun söylemi büyük alkış aldı. Bu söz gerçekten sloganlaşabilir, bununla beraber satır arasında kalmaması gereken bir önemli sözü de Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz dile getirdi. Gebzespor’un sadece futbolla anılır durumdan çıkartılması gerek. Eskiden hatırlayanlar olur. Gebzespor’un basketbol takımı vardı ve bölgesel amatör ligde mücadele etti. Gebzespor bünyesinden sporcu yetiştirip, sporcu ihraç eden bir takım olmalı. Gebzespor’un arması parkede, ringde, havuzda, ne bileyim mesela tatamide temsil edilmeli. Gebze’de sporla uğraşabilecek insanların oluşturduğu bir havuz varsa, genç nüfus varsa ve Türkiye’nin her yerinden bir gençlik varsa bu değerlendirilmeli. Kongrede göreve devam eden Resul Tat’a ve yeni seçilen yönetimine başarılar diliyorum. Umarım ilerleyen yıllarda, kendi öz kaynağını yaratan, maddi gelirini arttırabilmiş, birçok branşta hizmet veren bir Gebzespor’u hep birlikte izleriz.