Terör örgütü FETÖ’nün planladığı ve Türk milletinin iradesinin engel olduğu hain darbe girişiminin üzerinden tam 7 yıl geçti. Türk milletinin silahlarının yine Türk milletine doğrultulduğu o kara gecede 253 vatan evladı şehit düşerken, binlerce vatandaş da gazi oldu. Kalkışma günü buna engel olabilmek için evinden çıkarak Sabiha Gökçen Havaalanı yakınlarına giden ve demokrasiye sahip çıkmaya çalışırken darbeci hainler tarafından vurularak sol kolunu kaybeden gazi Üzeyir Civan, tarih sahnesinden asla silinmeyecek o kara geceyi, Gebze’de gerçekleştirilen 15 Temmuz programında anlattı.
“RABBİM BİZLERİN KALBİNDEN KORKUYU ALMIŞTI”
Vatanı ve milleti korumak için o gün hiç düşünmeden dışarıya çıktıklarını söyleyen Üzeyir Civan, “Vatanını, milletini, bayrağını savunmak için yardan, candan geçen bütün kardeşlerimize, alevisine, sunnisine, Kürt’üne, Türk’üne, Laz’ına, Çerkes’ine selam olsun. Bu vatan bizim. Bu vatanı bölmek, parçalamak isteyen alçaklara 15 Temmuz gecesinde yüreklerimizdeki iman duygusuyla beraber fırsat vermedik. O gün Rabbim bizlerin kalbinden korkuyu almıştı da o hainlerin ellerindeki her türlü silahlara rağmen onların kalplerine korkuyu salmıştı. Bizler inanıyorduk. Bizler o gün vatanımızı, milletimizi korumak için akrabalarımızla istişare yaparak bize en yakın yer olan Sabiha Gökçen Havaalanına gittik. Polisler önceden haber aldıklarından dolayı kavşak noktasını kapatmışlardı. Biz de araçlarımızdan indik. Gişelerin altından silah sesleri geliyordu. Anlam veremiyorduk. Profesyonelce bir çatışma ortamı vardı. Silah sesleri kulaklarımızda çınlıyordu. Ben 500 metre gerideyken o gişelerin altında bazı kardeşlerimizin ellerinde bayraklarla tekbirler getirdiklerini duyuyorduk. Buna seyirci olarak kalamazdım. Oraya gidip, bir şeyler yapmalıydım” dedi.
“SANKİ ONLAR KAÇIYOR, BEN KOVALIYORDUM”
Orada toplanan diğer vatandaşlara ‘Asker, polis kardeştir’ şeklinde sloganlar attırdığını kaydeden Civan, “Oradaki hainler vatanlarına ihanet ettiklerinin farkına varsınlar, uyansınlar istiyordum. Ama neticede gelen cevap silah sesleriydi. ‘Bunlar bizim askerimiz, bize kurşun sıkmazlar. Araya girelim de kardeş kanının akmasına engel olalım’ diye konuşuyorduk genç kardeşlerimizle. Silah sesleri kesilmişti ki asker ile polisin arasına girmek için yolun ortasına kadar çıktım. O zamana kadar kendilerini görmediğim ama silah seslerini duymuş olduğum 7-8 darbecinin mevzii değiştirdiğini gördüm. Onları o şekilde görünce 2 elimi havaya kaldırıp üzerlerine doğru koşarak gidiyordum. ‘Durun, yapmayın, silahlarınızı bırakın. Hepimiz kardeşiz’ diye bağırarak üzerlerine gittim. Onların bulunduğu yere gitmiştim ki 5-6 metre kadar önlerindeyken bir anda topallıyordum. Sanki onlar kaçıyor, ben peşlerinden kovalıyordum” şeklinde konuştu.
“BİR ET PARÇASININ KOLUMU TUTTUĞUNU GÖRDÜM”
Hayatında duymadığı yoğunlukta bir çınlama sesinin kulaklarına geldiğini vurgulayan Civan, “Sanki o sırada koluma bir elektrik çarpmıştı. Eğildim ve sonrasında vurulmamak için yere uzandım. Yerde uzandıktan kısa bir süre sonra silah sesleri kesilmişti. Sağ elimi havaya kaldırdığım esnada orta parmağımın üzerinde kan pıhtısı gördüm. ‘Bir şeyim yok’ diye düşünürken ameliyattan sonra sağ elimin yaralı olduğunu ve sarılı olduğunu görüyordum. Sonrasında sol kolumu havaya kaldırdığımda adeta bir et parçasının kolumu tuttuğunu görüyordum. Geriye döndüğüm esnada gençler yanıma ‘yaralı var’ diyerek koştular. Sanki kendi kardeşleri, babaları vurulmuş gibi yardım arayışı içindeydiler. O gençlerin Iraklı Türkmen gençleri olduğunu hastanede ameliyat geçirdikten sonra öğrendim. Bizim vatanımız, milletimiz için kendi canlarını hiçe sayarak ateş hattına gitmişler” ifadelerini kullandı. Konuşmasının ardından Civan’a Gebze Kaymakamı Mehmet Ali Özyiğit ve Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz tarafından plaket takdim edildi.