KSO Başkanı Zeytinoğlu, geçtiğimiz gün gerçekleşen meclis toplantısında ‘Deprem bölgesinden gelenleri işe almayın’ demiş ve kent kamuoyunda tepki oklarını üstüne çekmişti. Zeytinoğlu’na farklı kesimlerden birçok tepki gelirken, son olarak AK Parti Kocaeli İl Başkan Yardımcısı Halit Çokan’dan geldi. Çokan, konu hakkında şunları dile getirdi; “Depremle haneleri viran olmuş, yakınlarını yitirmiş, kendisi veya yakını yaralı olmuş depremzede kardeşlerimizin acı ile kıvrandığı, bu acının dindirilmesi için milli seferberlik duygusuyla halkımızın ekmeğini ve aşını paylaştığı bir günde Kocaeli Sanayi Odası başkanının deprem bölgesinden gelen insanların demografik yapıyı bozacağı gerekçesiyle Kocaeli'de istihdam edilmemesine yönelik kışkırtıcı açıklaması tam bir aymazlık ve basiretsizliktir. Merhametten nasibini almamak, milli duygudan arınmaktır. Sayın başkan söyler misiniz nerenin ve kimlerin demografik yapısı bozulacakmış, kimi kimden ayırıyor, neyi neyden sakınıyorsunuz ? Sizi bu sözü söyleme cüretine sevk eden saik nedir? Anadolu’nun depremle mağdur olmuş gözü yaşlı, başı yaslı, gönlü kırık, yüreği buruk insanlarını ötekileştirme yetkisini kimden aldınız? Kendinizi beyaz, başkalarını zenci görme hastalıklı bakışını ne ara kimden iktisap ettiniz?
“DEREBEYİ TİRADINI SİZE KİM ÖĞRETTİ”
Anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemez 3. maddesi şöyledir: "Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür." 10.maddesi "Herkes ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. 23. maddesi "Herkes, yerleşme ve seyahat hürriyetine sahiptir." 66. maddesi “Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür." hükmünü içerir. Bu amir hükümlere rağmen siz kendinizi ne sanıyorsunuz da Kocaeli’ne gelmek isteyen masum depremzedelerin barınmasını, onlara iş ve aş imkanın verilmesini önlemeye çalışıyorsunuz? Sizi bu derece raydan çıkaran şey nedir? Anayasa tanımaz derebeyi tiradını size kim öğretti?
“HER VATAN EVLADI KARDEŞİNE KOŞTU”
Hepimizin ataları bu topraklara bir yerden gelmiştir. Onlar bu toprakları kanlarıyla sulayarak bize vatan olarak bırakmışlardır. "Vatan namustur" bilincini nesilden nesile tevarüs ettirmişlerdir. Bu topraklar üzerinde yer değiştirmiş, değiştirdikçe kendi arasında kaynaşmış akrabalık bağı kurmuş ve millet olma şuuruna ermişler, ermişiz. Bu coğrafyada ortak kaderi paylaşan ve bu paydaşlıktan mutluluk duyan bir ulus olmuşuz. Bu şuurdur ki; her vatan evladını seferberlik havasında depremzede kardeşinin yardımına koşturmuştur.
“BU HALK NE KUTLU HALKTIR”
Depremde mağdur olan kardeşlerimize ve yurttaşlarımıza seferberlik havasında yardım için koşturan bu millet ne büyük bir millettir. Bu halk ne güzel ve kutlu halktır. Milli yaramızın hala kanamaya devam ettiği, bu acıyı dindirmek için milletimizin canhıraş mücadele ettiği, kardeşlik, dayanışma ve yardımseverlik duygularımızın zirve yaptığı bir ortamda bu iptizal dolu açıklama ile sayın başkan ne yapmak istemektedir? Bilinmeldir ki; Kocaeli Şanlıurfalınındır, Şanlıurfa Kocaelilinindir; Gaziantep, Kahramanmaraş, Hatay, Osmaniye, Adana, Kilis, Diyarbakır, Elazığ, Kocaeli'dir. Türkiye'nin her karışı tüm Türk vatandaşlarınındır. Çiğ köfte de bizim, muhlama da bizim; mancar pidesi de bizim, lahmacun da bizim. Son olarak ceza kanuna göre halkın bir kesimini diğer kesimine karşı tahrik etmek veya aşağılamak suçtur. Kanımızca mahut açıklama bu madde itibarıyla soruşturma konusu yapılmalı ve ilgilinin suçluluğu sabit olursa cezalandırılmalıdır. Zira kamu barışını korumanın gereği budur.”