Eğitim Bir-Sen Kocaeli Şube Başkanı Şahin Yaşlık ve Eğitim Bir-Sen üyesi öğretmenlerden Kocaeli Servis Araçları İşletmecileri Odası Başkanı Ahmet Taşçı’ya Gebze’de tepki gösterdi. Yaşlık, açıklamasında şunlar dile getirdi; “Eğitim çalışanları olarak hiçbirimiz, tek bir çocuğumuzun tırnağına dahi zeval gelsin istemeyiz. Eğitim çalışanları olarak her öğrencimizi kendi evladımız görür ve bu hassasiyetle onların sıkıntılarını en derinden biz hissederiz. Yaşanan bu elim kazada da çocuklarımızın aileleri ile birlikte acının, ortağıyız. Acılıyız, hüzünlüyüz ve yaralıyız ancak canımız yanarken sorumlu olması icap eden fakat üzerlerinde zerre sorumluluk hissetmeyen sorunlu insanların okul yöneticilerini hedef alan fütursuz yaklaşımları ve mesnetsiz iftiraları acımızı daha da katlamakta, yaramızı adeta dağlamaktadır. Üzülerek ifade ediyoruz ki, camiamızda meydana gelen bu tür olumsuz durumlarda her zaman olduğu gibi aranan kurban hemen bulunmuş ve yine bütün sorumluluk fedakârlıkları ile okullarımızı ayakta tutan okul yöneticilerine fatura edilmiştir. Yakın zamanda Kocaeli Servis Araçları İşletmecileri Odası Başkanı Ahmet Taşçı’nın yerel bir gazetede âdete üzerindeki sorumluluğu atmak için yaptığı mesnetsiz, cahilane, insanların aklıyla dalga geçercesine yaptığı açıklamalar yaramıza tuz biber olmuştur. Yaşanan olayın baş sorumlusu olduğu halde tek gayesi kendince tabiri caizse "paçayı sıyırıp” kazanın tüm sorumluluğunu okul idarecilerinin başına boca etmek olan ve cehaletinin arkasına sığınan bu oda başkanına soruyoruz;
“SORUMLUSU OKUL ÖĞRETMENLERİ Mİ?”
Servis Taşıma Yönetmeliği sadece okul yöneticilerini mi ilgilendirir? Servis Taşıma Yönetmeliği sadece okul müdürleri için midir? Servis Taşıma Yönetmeliği Servis Araçları İşletmecileri Odası’nı ilgilendirmez mi? Siz yönetmelikte yer alan tüm sorumluklarınızı yerine getirdiğiniz için mi denetimlerde araçlarınızın yarısı bağlanmıştır? Yönetmelikte açık şekilde ifade edilmiş olmasına rağmen köşe kapmaca oynarcasına okul yönetimine aynı gün gerekli bilgilendirme yapmadan yaşı büyük araçla öğrenci taşımanızın sorumlusu okul yöneticileri midir?
“NASIL BİR AKIL TUTULMASIDIR?”
Sahi para hırsınızı dizginleyip günah keçisi yaptığınız okul müdürleri ile çalışmaya devam etmeyecek misiniz? Daha da önemlisi okul yöneticileri size nasıl güvenip öğrenci emanet edecek? Elim kazadan birkaç hafta önce trafik polislerinin denetimden sorunsuz geçen araçların kazadan sonra yine trafik polislerinin denetimleri sonucunda bağlanmış olmasının faturası okul yöneticilerine mi kesilmeli? ‘Okul müdürleri bizi denetleseydi bu kaza olmazdı’ demek nasıl bir akıl tutulmasıdır? Nasıl talihsiz seviyesiz bir açıklamadır? İnsanın olduğu yerde hata olur dedikten sonra kendinize hata payı bırakmayıp tüm sorumluğu okul yöneticilerine yüklemeniz ne kadar insanidir?
“HAKKANİYETTEN UZAKTIR”
Tüm bunlarla beraber elbette ki biz okul yöneticileri olarak hak ve sorumluluklarımızın bilincindeyiz. Dün kaçmadığımız gibi bugün de ve yarın da sorumluluklarımızdan kaçacak, ötekini suçlayacak kaçak dövüşecek değiliz. Bizler payımıza düşeni muhakkak ki aldık, alırız, alacağız. Ancak Kocaeli Servis Araçları İşletmecileri Odası, servis firmaları ve çalışanları denetim ve ceza yetkisinin paydaşı olan emniyet ve zabıta ekipleri denetimde daha fazla sorumluluğa sahiptirler. Dahası sorumluluk hissetmelidirler. Sorumluktan kaçmak, topu okul yönetimine atmak en hafif tabiriyle hakkaniyetten uzaktır.
“HAKKIMIZ OLANI İSTİYORUZ”
Biliyoruz ki okul yöneticileri olarak içinde bulunduğumuz bu gayya kuyusundan bizi çıkartacak olan ilk adım her platformda ısrarla dile getirdiğimiz “Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun’’ acilen çıkarılmasıdır. Vakit kaybetmeden okul yöneticilerimize kadro, yetki ve bütçe verilmeli ve görevlendirme garabeti sona erdirilmelidir. Az yetki çok sorumluluğun beraberinde kaçınılmaz sorunlar getirdiğini bizim gibi bakanlığımızın da görüp acilen harekete geçmesini bekliyoruz. Okullarda çalışan verilmezken, temizlik malzemesi yokken, güvenlik elemanı yokken, okulların ihtiyaçları karşılamakta okul yönetimi elinden gelenin fazlasını yaparken her durumda okul yöneticilerine laf söylenmesi akıl tutulmasıdır. Bizler lütuf değil hakkımız olanı istiyoruz.”
“SORUMLUSU OKUL ÖĞRETMENLERİ Mİ?”
Servis Taşıma Yönetmeliği sadece okul yöneticilerini mi ilgilendirir? Servis Taşıma Yönetmeliği sadece okul müdürleri için midir? Servis Taşıma Yönetmeliği Servis Araçları İşletmecileri Odası’nı ilgilendirmez mi? Siz yönetmelikte yer alan tüm sorumluklarınızı yerine getirdiğiniz için mi denetimlerde araçlarınızın yarısı bağlanmıştır? Yönetmelikte açık şekilde ifade edilmiş olmasına rağmen köşe kapmaca oynarcasına okul yönetimine aynı gün gerekli bilgilendirme yapmadan yaşı büyük araçla öğrenci taşımanızın sorumlusu okul yöneticileri midir?
“NASIL BİR AKIL TUTULMASIDIR?”
Sahi para hırsınızı dizginleyip günah keçisi yaptığınız okul müdürleri ile çalışmaya devam etmeyecek misiniz? Daha da önemlisi okul yöneticileri size nasıl güvenip öğrenci emanet edecek? Elim kazadan birkaç hafta önce trafik polislerinin denetimden sorunsuz geçen araçların kazadan sonra yine trafik polislerinin denetimleri sonucunda bağlanmış olmasının faturası okul yöneticilerine mi kesilmeli? ‘Okul müdürleri bizi denetleseydi bu kaza olmazdı’ demek nasıl bir akıl tutulmasıdır? Nasıl talihsiz seviyesiz bir açıklamadır? İnsanın olduğu yerde hata olur dedikten sonra kendinize hata payı bırakmayıp tüm sorumluğu okul yöneticilerine yüklemeniz ne kadar insanidir?
“HAKKANİYETTEN UZAKTIR”
Tüm bunlarla beraber elbette ki biz okul yöneticileri olarak hak ve sorumluluklarımızın bilincindeyiz. Dün kaçmadığımız gibi bugün de ve yarın da sorumluluklarımızdan kaçacak, ötekini suçlayacak kaçak dövüşecek değiliz. Bizler payımıza düşeni muhakkak ki aldık, alırız, alacağız. Ancak Kocaeli Servis Araçları İşletmecileri Odası, servis firmaları ve çalışanları denetim ve ceza yetkisinin paydaşı olan emniyet ve zabıta ekipleri denetimde daha fazla sorumluluğa sahiptirler. Dahası sorumluluk hissetmelidirler. Sorumluktan kaçmak, topu okul yönetimine atmak en hafif tabiriyle hakkaniyetten uzaktır.
“HAKKIMIZ OLANI İSTİYORUZ”
Biliyoruz ki okul yöneticileri olarak içinde bulunduğumuz bu gayya kuyusundan bizi çıkartacak olan ilk adım her platformda ısrarla dile getirdiğimiz “Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun’’ acilen çıkarılmasıdır. Vakit kaybetmeden okul yöneticilerimize kadro, yetki ve bütçe verilmeli ve görevlendirme garabeti sona erdirilmelidir. Az yetki çok sorumluluğun beraberinde kaçınılmaz sorunlar getirdiğini bizim gibi bakanlığımızın da görüp acilen harekete geçmesini bekliyoruz. Okullarda çalışan verilmezken, temizlik malzemesi yokken, güvenlik elemanı yokken, okulların ihtiyaçları karşılamakta okul yönetimi elinden gelenin fazlasını yaparken her durumda okul yöneticilerine laf söylenmesi akıl tutulmasıdır. Bizler lütuf değil hakkımız olanı istiyoruz.”
Servis firması , valilik te suçlu ama bunlar okul yönetimlerini paklamaz, okul yöneticileri velilerden para alarak 2-3 çalışanı bulup yönetemiyorsa bıraksın gitsinler