Gebze’de bir otelde medya mensupları ile bir araya gelen ve kendilerine, “Milli görüşçü Gebzeli dostlar” adını veren Yaşar Alkan, İbrahim Çiçek, Mahmut Yandık ve Ali Yazıcı’dan oluşan heyet Saadet Partisi’ni topa tuttu. Heyet adına konuşan Refah Partisi eski Çayırova Belediye Başkanı Yaşar Alkan, “Saadet Partisi’nin önünde 6’lı masanın adayı açıklanırken ‘Türkiye laiktir laik kalacak’ diye atılan sloganı iyi okumak lazım. Yani Saadet Partisi’ne denilmek isteniyor ki, “Eyy Temel Karamollaoğlu, biz dün sana nasıl bakıyorsak bugün de öyle bakıyoruz. Zannetme ki sana karşı düşüncemiz değişti. Elimize fırsat geçtiği zaman kaldığımız yerden devam edeceğiz. Eğer en ufak bir yamukluk yaparsan seni Madımak Oteli’nin önünde darağacına çekeriz”. Bunu milli görüşün tabanının görmesi ve anlaması lazım. Saadet Partisi deprem bölgesinde Allah-u Ekber narası atılmasından rahatsız olanlarla yol yürüyor. Milli Görüşçü kardeşlerimize sesleniyorum. Kuzu postuna bürünmüş kurtları iyi tespit etsinler yoksa bedelini ağır öderler.” dedi. Alkan’ın akabinde ise, Yandık, Çiçek ve Yazıcı da birer konuşma yaparak 28 Şubat dönemindeki vesayet düzenini o dönem yaşadıkları sıkıntılarla anlatmaya çalıştılar.
CHP’NİN AMENTÜSÜ DEĞİŞTİ
Konuşmasının büyük bölümünü CHP’ye ayıran Yaşar Alkan şu sözleri kullandı; “ CHP’nin amentüsü değişmiştir. Partinin yeni altı oku yalan, vesayet sistemi, müstemlekecilik, iftira, komplo teorisi, darbecilik haline gelmiştir. Bu coğrafyamızla uyuşmayan ilkeler doğrultusunda CHP planlı olarak ülkemizde son on senedir toplumun yapısına zarar veren, adeta atom bombasından daha zararlı planlı bir propaganda uygulayarak toplumu manipüle etmektedir. Kıyamete kadar her şey değişir ancak CHP asla değişmez. Bugün Atatürk’ün kurduğu partiden tamamen uzaklaşmıştır. Önümüzdeki seçim tüm seçimlerden daha önemlidir. Türkiye ya dış güçlerin boyunduruğu altına girecek ya da bağımsızlığını koruyacaktır.

BUGÜNKÜ ANLAŞMANIN GARANTİSİ YOK
Gebzeli kardeşlerimizin Millet İttifakı’na destek vermemeleri gerektiğini söylemeyi vicdani bir görev biliyoruz. Biz arkadaşlarımıza bu yola neden giriyorsunuz diye sorduğumuzda bize ürettikleri en önemli mazeret 1973’te Necmettin Erbakan hocanın yaptığı Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ile yaptığı koalisyon. Erbakan hoca koalisyon kurdu doğru fakat o dönem geçerli olan parlamenter sistemde. Bugünkü başkanlık sisteminde güvenoyunu halk veriyor. Güvenoyunu geri alabilmek için 5 sene beklemeniz gerekiyor. Bu protokolün hukuken hiçbir geçerliliği yoktur. Yarın birisi Cumhurbaşkanı olursa hiçbirini yardımcı yapmayabilir, bakanlık vermeyebilir bunun bir garantisi de yaptırımı da yoktur. Dolayısıyla iki sistem arasında 180 derece fark vardır.”

28 ŞUBAT NEYDİ UNUTULDU
Mahmut Yandık ise 28 Şubat sonrası yaşadığı mağduriyeti şöyle anlattı; “28 Şubat döneminde bir düzmece iddianameyle, Gebze Belediyesi’ne bir kumpas yaptılar. Bu kumpas neticesinde ben ve 8 arkadaşım masum bir şekilde 13 ay kadar içerde kaldık. Hamdolsun daha sonra beraatımızı aldık ve eski görevlerimize döndük. Bugün 28 Şubat nedir, ne değildir unutuldu. O günkü aktörlerin söylemiyle, 28 Şubat bin yıl sürecekti fakat vatandaşımızın feraseti ve AK Parti’nin dirayetiyle 5-10 senede bu iklim dağıtıldı, Türkiye kara belasından kurtuldu. Eğer bugün CHP vatandaşa ulaşmaya çalışıyorsa bunun nedeni askeri vesayetten umudunu yitirdiği içindir.”

“ÇİZGİLERİNE GERİ DÖNSÜNLER”
Yandık'ın ardından sözü alan Ali Yazıcı, "İlyas Bey Vergi Dairesi’nde uzun yıllar çalışmış ardından belediyeye geçmiş bir memur olarak 28 Şubat dönemi sonrasında her ay belediyemize bir müfettiş göndererek bizi teftişe başladılar. Bu militan teftişlerin öncesinde yapılan hukuki her teftişte benim hakkımda belediyenin gelirini korumuş, devletin malına sahip çıkmış bir memur olarak adıma özel sayfa açılırdı. Fakat 28 Şubat sonrası yapılan bu militanca teftişlerin ardından mahkemeye çıktık ve büyük soruşturmalar yaşadık. İddianamelerde gördüğümüz 19 yıllık vergi dairesi çalışmamı görmediler, 6 aylık imamlık görevimi gördüler. Allah bir daha o günleri göstermesin. Yok edilmek istenen bizim vicdanımız ve inançlarımızdır." dedi. Yazıcı, "Milli Görüşün başında olanlara sesleniyorum, biz onları Milli Görüşçü oldukları için destekliyoruz. Çizgilerine geri dönsünler” sözleriyle çağrıda bulundu.

DİNLERİNE KÜFREDENLERLE YOL YÜRÜYORLAR
Toplantının son konuşmacısı olarak sözü alan İbrahim Çiçek, SP’nin yöneticilerine şu sözlerle seslendi; “Bizim üzüntümüz şu, beraber yol yürüdüğümüz, bizim gibi düşünen, bizim gibi düşünen, omuzlarımızda taşıdığımız ve oylarımızı verdiğimiz arkadaşlarımız, abilerimiz, büyüklerimiz bugün çizgilerini o kadar değiştirmişler ki anlamakta güçlük çekiyoruz. Dün dinlerine küfredenlerle bugün beraber yürüyen arkadaşlarımızın üzerinde uluslararası baskı olduğunu düşünüyoruz çünkü başka açıklama bulamıyoruz. Bunlara büyü mü yapıldı, kafayı mı yediler bu kadar özlerine yabancı oldular? Saadet Partisi’nin önünde kahrolsun şeriat dedirtecek kadar bu insanlar ilerlediler. Bu kardeşlerimizin özlerine dönmeleri için dua ediyoruz. Üst düzey siyaset yapanların ve tabanlarının çok iyi düşünmesi gerektiğini söylüyoruz.”
Kim bunlar yaa ? Camiada tanıyan kaç kişi var adları bile duyulmamış Recep Alkan denilen şahıs Hocamız daha hayattayken bırakıp gidenlerden.. Taaa refah partisinden bahsediyorsunuz:) Refahtan Has a, Hastan Ak a Aktan dan .... nereye gider bilemem. yani camiade ismi unutulmuş nesli kesilmiş birinin böyle birinin bugün çıkıp ta Saadet Partisine aklının yettiği kadar yön vermeye çalışmasına Hocamızın tabiri ile Hadi ordan ! deyip geçeriz. Eğer kimin ne söylediğine bakacak böyle parti içinde zerre miktarı etkisi kalmayacak kadar eskiye gitmek yerine daha 3-5 sene öncesine kadar hemde bakanlık, hemde başbakanlık Ali Babacan Ahmet Davutoğlu Yaşar Alkanın hali hazırda siyaset yaptığı akp hakkında neler diyorlar ona bakalım bence. Yani buradan bir kırpıntı çıkarabilir miyim amacı ile ve birilerin talimatı ile Saadet Partisine heleki böyle siyasi hayatı zikzak larla birinin akıl vermeye kalmasının camiamızca lüzumsuz konular çöplüğüne atılacağını bu şahsa gıyabında bildiririz. Çok şey unutmuş