Cumhuriyet Halk Partisi Gebze İlçe Başkanı Musa Yılmaz, Yenigün Gazetesi’ne yaptığı açıklamalarına bir yenisi daha ekledi. Bölgemizin nadide alanlarından biri olan Hünkar Çayırı hakkında konuşan Yılmaz, önce öneride bulundu sonrasında ise otağda oğlunu evlendiren eski sağlık bakanı Recep Akdağ üzerinden hükümete yüklendi. CHP’nin gündeminde yerel seçimlerin hakim olduğunu belirten Yılmaz, medyanın tam anlamıyla iktidarın kontrolünde olduğunu savundu. Musa Yılmaz, “İki televizyon dışında sesimizi duyuracağımız bir medya kalmadı” iddiasında bulundu. Yılmaz açıklamalarında şu sözlerle devam etti;OTAĞI DÜĞÜN TURİZMİNE AÇTILAR
“İnsanın yaşadığı bölge memleketinden daha önemli. Ben istiyorum ki, Gebze’nin sosyal hayatı geniş olsun. Tüm imkanlarıyla diğer ilçelere örnek ve refah seviyesi yüksek bir kent olsun. Lakin bugün Gebze kültürel ve tarihsel imkanları çok fazlayken atıl duruma getirildi. Örneğin Hünkar Çayırı’nı bana göre açık müze yapmak gerekir, tarihin seyrine tanıklık eden bu alana turist gelsin derken iktidar Fatih Otağı’nı düğün turizmine açtı. Gebze Belediyesi halkın imkanlarıyla bedelli askerlik yapan sözde ‘Kayı’ yiğidi bakan çocuğunu baş göz etti. Görevi halka hizmet etmek olan belediye, halkın parasını belediyede çalışan halk çocuklarının emeğini eski bir bakanın çocuğuna düğün organizasyonu yapmak için kullandı.HALK BUNLARIN HESABINI SORACAK
Düğünde oklar, yaylar ve atış talimleri vs. vs. merak ediyorum ‘kımız’ da var mıydı acaba? Peki, damat kim? Eski sağlık bakanı Recep Akdağ’ın oğlu ve askerliğini bedelli yapmış olan sözüm ona vatansever bir yiğit. Bu yiğit bakan çocuğunun yuvasını yapan, otağını kuran Gebze Belediyesi Hürriyet ve Emek Mahallesi’nde yaşayan insanlarımızın evlerini ellerinden almak için bin bir türlü fırıldak çeviriyor. Vatandaşın yuvasını yıkacaksın, bakan çocuğunun yuvasını kuracaksın. Askerliğini yapmayan adamı ‘Kayı’ askeri gibi giydirip milleti kandıracaksın, milletin parasını sahte düğünlere harcamakla ve sahte vatansever pozları yaratarak bu memleket kurtulmaz. Bunların hesabını bu halk onlardan mutlaka soracaktır.MEDYA İKTİDARIN KONTROLÜNDE
Bunları gazeteciler olarak sizler yazamıyorsunuz, neden peki artık medya iktidarın kontrolüne girdi. Şimdi Türkiye’deki basına bir bak, iki televizyon dışında sesimizi duyurabildiğimiz bir yayın kolu var mı? Tekelleştirdiler ve medyayı bir havuz haline getirdiler. Bugün Rizeliler derneğinde Yaşar Öztürk’ün söylediklerini övsem ‘Ya o şarlatandı’ derler. Çünkü medya iktidar kontrolünde Öztürk’ü böyle lanse etti. Dün Atatürk’e yapılan bugün CHP ve beraberinde bize yapılıyor. Atatürk ulusal kurtuluş savaşını başlattığı zaman İngiliz kraliyet ailesi ‘Atatürk’ü dinsiz ilan edin ve durdurun’ talimatı verdi. 3 tane molla görevlendirdiler bunlardan ikisi Atatürk’e ‘Dinsiz’ dedi, yüz yıl geçti hala aynı senaryoya devam ediliyor.MEDYA ALGI YÖNETİMİ YAPIYOR
Beylikbağı’nda 16 Nisan referandumunda pişmaniye ve broşür dağıtıyorum, vatandaşın biri “Bunda CHP yazıyor yemem” diye tepki gösterdi. ‘Neden’ diye sorduğumda, “CHP camileri ahır yaptı” cevabını verdi. ‘Biz camileri aş evi, askere yatakhane yaptık hatta Hz. Muhammed’e ait olan bazı kıymetli eşyaları burada muhafaza ettik çünkü savaşta ibadethanelere saldırmak uluslararası suçtur ama asla ahır yapmadık. Hangi camiyi ahır yaptı isek göster bende bileyim’ dedim. Bu sefer de aynı kişi, “Ne bileyim oğlum öyle yazıyorlar” diye söyledi. İşte medyanın geldiği nokta bundan ibaret, azıcık kaleminizi iktidar aleyhine oynatın. Maalesef bazı medya organları algı yönetimiyle CHP’ye saldırıyor.”
“İnsanın yaşadığı bölge memleketinden daha önemli. Ben istiyorum ki, Gebze’nin sosyal hayatı geniş olsun. Tüm imkanlarıyla diğer ilçelere örnek ve refah seviyesi yüksek bir kent olsun. Lakin bugün Gebze kültürel ve tarihsel imkanları çok fazlayken atıl duruma getirildi. Örneğin Hünkar Çayırı’nı bana göre açık müze yapmak gerekir, tarihin seyrine tanıklık eden bu alana turist gelsin derken iktidar Fatih Otağı’nı düğün turizmine açtı. Gebze Belediyesi halkın imkanlarıyla bedelli askerlik yapan sözde ‘Kayı’ yiğidi bakan çocuğunu baş göz etti. Görevi halka hizmet etmek olan belediye, halkın parasını belediyede çalışan halk çocuklarının emeğini eski bir bakanın çocuğuna düğün organizasyonu yapmak için kullandı.HALK BUNLARIN HESABINI SORACAK
Düğünde oklar, yaylar ve atış talimleri vs. vs. merak ediyorum ‘kımız’ da var mıydı acaba? Peki, damat kim? Eski sağlık bakanı Recep Akdağ’ın oğlu ve askerliğini bedelli yapmış olan sözüm ona vatansever bir yiğit. Bu yiğit bakan çocuğunun yuvasını yapan, otağını kuran Gebze Belediyesi Hürriyet ve Emek Mahallesi’nde yaşayan insanlarımızın evlerini ellerinden almak için bin bir türlü fırıldak çeviriyor. Vatandaşın yuvasını yıkacaksın, bakan çocuğunun yuvasını kuracaksın. Askerliğini yapmayan adamı ‘Kayı’ askeri gibi giydirip milleti kandıracaksın, milletin parasını sahte düğünlere harcamakla ve sahte vatansever pozları yaratarak bu memleket kurtulmaz. Bunların hesabını bu halk onlardan mutlaka soracaktır.MEDYA İKTİDARIN KONTROLÜNDE
Bunları gazeteciler olarak sizler yazamıyorsunuz, neden peki artık medya iktidarın kontrolüne girdi. Şimdi Türkiye’deki basına bir bak, iki televizyon dışında sesimizi duyurabildiğimiz bir yayın kolu var mı? Tekelleştirdiler ve medyayı bir havuz haline getirdiler. Bugün Rizeliler derneğinde Yaşar Öztürk’ün söylediklerini övsem ‘Ya o şarlatandı’ derler. Çünkü medya iktidar kontrolünde Öztürk’ü böyle lanse etti. Dün Atatürk’e yapılan bugün CHP ve beraberinde bize yapılıyor. Atatürk ulusal kurtuluş savaşını başlattığı zaman İngiliz kraliyet ailesi ‘Atatürk’ü dinsiz ilan edin ve durdurun’ talimatı verdi. 3 tane molla görevlendirdiler bunlardan ikisi Atatürk’e ‘Dinsiz’ dedi, yüz yıl geçti hala aynı senaryoya devam ediliyor.MEDYA ALGI YÖNETİMİ YAPIYOR
Beylikbağı’nda 16 Nisan referandumunda pişmaniye ve broşür dağıtıyorum, vatandaşın biri “Bunda CHP yazıyor yemem” diye tepki gösterdi. ‘Neden’ diye sorduğumda, “CHP camileri ahır yaptı” cevabını verdi. ‘Biz camileri aş evi, askere yatakhane yaptık hatta Hz. Muhammed’e ait olan bazı kıymetli eşyaları burada muhafaza ettik çünkü savaşta ibadethanelere saldırmak uluslararası suçtur ama asla ahır yapmadık. Hangi camiyi ahır yaptı isek göster bende bileyim’ dedim. Bu sefer de aynı kişi, “Ne bileyim oğlum öyle yazıyorlar” diye söyledi. İşte medyanın geldiği nokta bundan ibaret, azıcık kaleminizi iktidar aleyhine oynatın. Maalesef bazı medya organları algı yönetimiyle CHP’ye saldırıyor.”