Kılınan gıyabi cenaze namazının ardından Anadolu Gençlik Derneği Kocaeli Şube Başkanı Kemal Halıcı basın açıklamasında bulundu. Sabah namazında olmasına rağmen geniş katılımın gözlemlendiği programa Saadet Partisi Kocaeli İl Başkanı Nurettin Çelik, Saadet Partisi ilçe başkanları, Şuurlu Öğretmenler Deneği İl Başkanı Serkan Kocakır, ASKON Kocaeli Şube Başkanı Ö. Faruk Yıldırım ve AGD İlçe Başkanları da katıldı. Halıcı gıyabi cenaze namazının ardından yaptığı açıklamada şunları aktardı; “2 bin 357 gündür Mısır zindanlarındaki direniş destanını sürdüren Mısır'ın seçilmiş ilk cumhurbaşkanı merhum Muhammed Mursi çıkarıldığı mahkeme salonunda şehadete yürümüştür. Bizler, Anadolu Gençlik Derneği ve Milli Gençlik Vakfı mensupları olarak Müslüman Kardeşler Hareketinin öncülerinden Merhum Mursi'ye Cenabı Allah'tan rahmet, tüm İslam milletine sabırlar diliyoruz.TUTUKLANMASINA SESSİZ KALDILAR
Bilindiği üzere Mısır'da 25 Ocak 2011 tarihinde 30 yıllık Hüsnü Mübarek yönetimi son bulmuş, Haziran ayında yapılan seçimleri de Müslüman Kardeşler Hareketi kazanmıştı. Bu seçimlerin ardından 30 Haziran 2012'de Muhammed Mursi, Mısır'ın seçilmiş ilk cumhurbaşkanı olmuştu. Küresel sistemin oluşturduğu etkiyle galeyana getirdiği sokak gösterilerinin devamında 3 Temmuz 2013'de Mısır'da silahlı kuvvetler yönetime el koydu. İlginçtir ki sürekli demokrasi, insan hakları ve özgürlük diyen Batı, Mısır'da yapılan darbeye ve bir gün sonra da seçilmiş cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin tutuklanmasına sessiz kaldı.SÖZDE SAVUNUCULARI RAHATSIZ ETMEDİ
Darbe yönetimi altında geçen 6 yılda Mısır'daki yüzlerce idam, 5 bine yakın ölüm, on binlerce yaralanma, 30 bin kadar tutuklanma sözde insan hakları savunucusu Batı'yı rahatsız etmemiş, İktidar sahiplerini harekete geçirmemiştir. Batı, bu idamlar ve tutuklamalar karşısında bırakın tepki göstermeyi bilakis teşvik edici olmuştur. Çünkü küresel sistem kontrolünde tutmak istediği ülkelerde toplumun farklı kesimlerini birbirine düşürmeyi, düşmanlık oluşturmayı, telafisi çok zor acılar yaşatmayı bir strateji olarak uygulamaktadır.DÖNÜŞÜMÜZ ALLAH’A OLACAKTIR
Bu tuzağın farkında olmak, bu oyuna gelmemek, sabırla haktan ve adaletten yana olmak büyük bedeller gerektirmektedir. Her türlü olumsuz şartlarda ve sıkıntılı süreçte dahi hakkı hak bilip haktan yana olarak yaşamak ve ölmek insan için en şerefli lütuftur. Biz merhum cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin Cenabı Hakkın lütfuna mahzar olduğuna inanıyoruz ve dua ediyoruz. Mısırlı yöneticilere ülkelerinin emin bir liman olmasını engelleyen, Mısır halkının huzurunu kaçıran ve geleceğini karartan uygulamalardan vazgeçmesini hatırlatırız. Yöneticisiyle yönetileniyle hepimiz Allah'tan geldik ve dönüşümüz Allah'a olacaktır.BİZE YİNE HAMASET, KINAMA VE UTANÇ KALDI
Hak ve adalet mücahedesini omuzlayanlar yaşamları ve şehadetleriyle ölümsüz olacaklardır. Zulümlerinde ve zalimliklerinde ısrar edenler hem bu dünyada unutulup gidecekler hem de yakıcı bir azapla karşılaşacaklardır. Efendimiz(sav)’e komşu olasın ey Şehit! Merhum Muhammed Mursi'ye tekrardan Cenabı Allah'tan rahmet dilerken, başta ailesine, Müslüman Kardeşler Teşkilatına, İslam milletine sabırlar diliyoruz. Cenabı Allah, hepimizi hakkı üstün tutarak yaşayanlardan ve bu şekilde kendisine kavuşanlardan eylesin. Şehadetin Mübarek olsun büyük lider. Şahidiz, sen direndin, boyun eğmedin. Liderin Şehit Hasan el-Benna gibi izzeti kuşanarak gittin. Bize yine hamâset, slogan, kınama ve utanç kaldı.”
Bilindiği üzere Mısır'da 25 Ocak 2011 tarihinde 30 yıllık Hüsnü Mübarek yönetimi son bulmuş, Haziran ayında yapılan seçimleri de Müslüman Kardeşler Hareketi kazanmıştı. Bu seçimlerin ardından 30 Haziran 2012'de Muhammed Mursi, Mısır'ın seçilmiş ilk cumhurbaşkanı olmuştu. Küresel sistemin oluşturduğu etkiyle galeyana getirdiği sokak gösterilerinin devamında 3 Temmuz 2013'de Mısır'da silahlı kuvvetler yönetime el koydu. İlginçtir ki sürekli demokrasi, insan hakları ve özgürlük diyen Batı, Mısır'da yapılan darbeye ve bir gün sonra da seçilmiş cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin tutuklanmasına sessiz kaldı.SÖZDE SAVUNUCULARI RAHATSIZ ETMEDİ
Darbe yönetimi altında geçen 6 yılda Mısır'daki yüzlerce idam, 5 bine yakın ölüm, on binlerce yaralanma, 30 bin kadar tutuklanma sözde insan hakları savunucusu Batı'yı rahatsız etmemiş, İktidar sahiplerini harekete geçirmemiştir. Batı, bu idamlar ve tutuklamalar karşısında bırakın tepki göstermeyi bilakis teşvik edici olmuştur. Çünkü küresel sistem kontrolünde tutmak istediği ülkelerde toplumun farklı kesimlerini birbirine düşürmeyi, düşmanlık oluşturmayı, telafisi çok zor acılar yaşatmayı bir strateji olarak uygulamaktadır.DÖNÜŞÜMÜZ ALLAH’A OLACAKTIR
Bu tuzağın farkında olmak, bu oyuna gelmemek, sabırla haktan ve adaletten yana olmak büyük bedeller gerektirmektedir. Her türlü olumsuz şartlarda ve sıkıntılı süreçte dahi hakkı hak bilip haktan yana olarak yaşamak ve ölmek insan için en şerefli lütuftur. Biz merhum cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin Cenabı Hakkın lütfuna mahzar olduğuna inanıyoruz ve dua ediyoruz. Mısırlı yöneticilere ülkelerinin emin bir liman olmasını engelleyen, Mısır halkının huzurunu kaçıran ve geleceğini karartan uygulamalardan vazgeçmesini hatırlatırız. Yöneticisiyle yönetileniyle hepimiz Allah'tan geldik ve dönüşümüz Allah'a olacaktır.BİZE YİNE HAMASET, KINAMA VE UTANÇ KALDI
Hak ve adalet mücahedesini omuzlayanlar yaşamları ve şehadetleriyle ölümsüz olacaklardır. Zulümlerinde ve zalimliklerinde ısrar edenler hem bu dünyada unutulup gidecekler hem de yakıcı bir azapla karşılaşacaklardır. Efendimiz(sav)’e komşu olasın ey Şehit! Merhum Muhammed Mursi'ye tekrardan Cenabı Allah'tan rahmet dilerken, başta ailesine, Müslüman Kardeşler Teşkilatına, İslam milletine sabırlar diliyoruz. Cenabı Allah, hepimizi hakkı üstün tutarak yaşayanlardan ve bu şekilde kendisine kavuşanlardan eylesin. Şehadetin Mübarek olsun büyük lider. Şahidiz, sen direndin, boyun eğmedin. Liderin Şehit Hasan el-Benna gibi izzeti kuşanarak gittin. Bize yine hamâset, slogan, kınama ve utanç kaldı.”