Karya Cafe’de bugün gerçekleşen basın toplantısına SP’li Sinan Aydemir’in yanı sıra Saadet Partisi YİK Üyesi Zeki Özçelik, İl Yöneticisi Mesut Özlem, Çayırova Teşkilat Başkanı Beyler Eryılmaz, Çayırova Mali Komite Başkanı Sadık Özdemir, Çayırova STK Başkanı Tuncay Karacan ve Çayırova İlçe Sekreteri Yusuf Ecevit hazır bulundu. Dünya gündemiyle ilgili olarak açıklamalarda bulunan SP’li Aydemir, “Öncelikle Filistin’de şehit olan kardeşlerimize rahmet yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Filistin yalnız İslam dünyasının değil bütün insanlığın imtihanı haline gelmiştir. Herkes bulunduğu pozisyona göre Filistin’e destek olmak için gayret sarf etmelidir.
“SEÇİM ÇALIŞMALARINA BAŞLADIK”
Saadet Partisi olarak 7 Ekim’den bugüne kadar siyasi malzeme konusu yapmadan muhalefet partisinin yapabileceği her çalışmayı yaptık. Milletimizin bu konudaki hassasiyeti de takdire şayandır. Hükümetinde yanlışından dönerek üzerine düşen görevi en kısa zamanda yapacağını ümit ediyoruz” dedi. Yerel seçimlerle ilgili olarak ise Aydemir, “31 Martta yapılacak yerel seçimlerin beldemize ve ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyoruz. Çok hassas bir dönemden geçiyoruz. Seçimin kazananın milletimiz ve ülkemiz olmasını temenni ediyorum. Sadet Partisi Çayırova İlçe Teşkilatı olarak ilimiz ve genel merkezimizin talimatları ile bugün itibarı ile seçim çalışmalarımızı başlatmış bulunuyoruz.
“EN UYGUN LİSTEYİ OLUŞTURACAĞIZ”
Belediye başkan ve belediye meclis üyesi aday adaylarımızın tespiti için çalışmalarımızı başlattık. Çayırova için en uygun listeyi oluşturacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Türkiye’de yerel yönetim anlayışının yeniden dizayn edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.1989 yılında başlayıp 1994 ve 1999 yerel seçimleri ile devam eden mili görüş belediyeciliği anlayışı daha sonraki iktidarlar döneminde kendisini yenileyememiştir. Bu yıllarda insanları alt yapı üst yapı planlarla ilgili sıkıntıları vardı ve çözüldü. Bugün artık merkezinde adalet ve insanın olduğu ve kadim kültürümüz ve medeniyetimizle desteklenmiş yeni bir sosyal belediyecilik anlayışını hâkim kılmalıyız.
“AHLAK VE MANEVİYAT EKSENİNDE”
Geçen dönemden yapılan alt yapı üst yapı sosyal etkinliklerin sayılarını arttırmak değil önce ahlak ve maneviyat ekseninde yeni bir toplumun dönüşümü için yeni temeller atılmalıdır. Geldiğimiz noktada şunu anladık ki binalar ve tesisler mutlu toplumlar oluşturmanın yeter şartları değildir. Koca koca binalar inşa edilmiş fakat deist ve ateist bir toplumun yetişmesinin önüne geçilememiştir. Belediyelerin bir önceki dönemde yaptıkları alt yapı üst yapı ve belediyecilik hizmetlerinden çok toplumun dönüşümüne ne kadar katkı sunacaklarını önemsiyoruz. İdareden değil yönetmeyi şehrin ve şehrin insanlarının yönetilmesinden yanayız” dedi.
