Nasıl bir üniversite istiyoruz?Bilim, toplumun yaralarına merhem olan bir etkinlik olarak öncelikle insanlığa karşı sorumludur. Bu yükün taşıyıcıları ise kuşkusuz bilim insanları ve günümüzün akademisyen kadroları üstlenmiştir. Geçmiş tarihlerden süregelen bir gelenek halinde olarak ta üniversiteler bilim insanlarını çatısı altında toplayarak bu göreve önayak olmuşlardır. Benim nazarımda bir üniversiteyi üniversite yapan, bilimsel araştırmalarla farkındalık yaratmasıdır. Üniversitelerin önemi sadece günümüz dünyasında değil, çok ama çok eskilere dayanan bir gerçektir. Bilimin tarihi sadece yüzyıllar öncesi kadar yakın değildir. Evrenin yaradılışında ve İslamiyet’in yayılmasında bile bilim gerçeği büyük rol oynamıştır. Peygamber efendimizin (S.A.V) Allah’a (C.C) bir duasında; ‘Ya Rabbi! Fayda vermeyen ilimden, korkmayan kalpten, doymayan gözden, kabul olunmayan duadan sana sığınırız’ buyurması bunun en meşru gerçeğidir. (İlim Arapça bir kelimedir, bilim anlamı taşır)Bildiğiniz üzere artık Gebze’nin kendi adını taşıyan bir devlet üniversitesi var. Gebze Teknik Üniversitesi (GTÜ), GYTE’nin adını alarak yeniden yapılanmaya gitmiş, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurun başı olarak ilk onay verdiği ve bizzat ilk ziyaret ettiği üniversite unvanına ulaşmıştır. GTÜ’nin başında ise Yıldız Teknik Üniversitesi’nden gelen Prof. Dr. Haluk Görgün bulunmaktadır. Görgün’ün göreve atandığı haberini alır almaz aynı hızlılıkla bir şekilde cep telefonunu bulmuş ve gecenin 01.30’unda arayarak kendisine başarı dilemiştim. O gün bugündür de GTÜ’ye bu kentin bir gazetecisi olarak elimden gelen desteği vermeye çalışıyorum. Çünkü fayda vermeyen bir bilimin, ne Gebze’ye ne de ülkeye katkısı olmayacağını bilmekteyim. O yüzden Gebzeliyim diyen her bir ferdin üniversitemize destek vermesi mecburi zorunluluktur.Geçtiğimiz hafta akşam 19.00 sularında cep telefonum çaldı. ‘Uğur bey nasılsınız’ diyen sesin GTÜ rektörü Haluk Görgün’e ait olduğunu anlayınca hayli heyecanlandım. “Emredin hocam” deyince çok ama çok beyefendi kimliği bulunan Görgün, ‘Estağfurullah, ancak ricamız olur’ nezaketi sonrası yaklaşık 20 dakikalık bir görüşme yaptık. Değerli rektörümüz GTÜ’deki çalışmalardan bazılarını anlattı. Göreve gelir gelmez önce üniversitenin kurumsal kimliğini yenileyen Görgün bana etkinliklere ağırlık verdiğini söyledi. Sanayi-üniversite işbirliği çerçevesinde şuana kadar yoğunluğuna rağmen 4 OSB’ye ziyaret gerçekleştirdiklerini de ekledi. Akademik kadroları OSB’lere ve katılımcısı olan sanayi kuruluşlarına hemen yolladıklarının altını çizen Rektör Görgün, TUBİTAK’ın alt yapısını kullanarak Türkiye’de kısa sürede bu alanda farkındalık yaratan projelere imza atacaklarına inandığını kaydetti.Görgün, sosyal bir üniversite olmak istediklerini beyan etti. Bu anlamda GTÜ’de kısa sürede birçok etkinliğe ev sahipliği yaptıklarını dile getirdi. Bunlardan bazıları olarak, Kızılay ile ‘Genç Butik Mağazası’ açılışı, GTÜ tanıtım günlerini icra ederek Gebze bölgesindeki tüm devlet liselerindeki öğrencilerle buluştuklarını, spor kulübünü yeniden canlandırdıklarını, özellikle öğrenciler kulüpleri tarafından onlarca etkinlik yapıldığını ve rektörlük olarak desteklediklerini beyan etti. Sayın Görgün beni asıl aramasının amacının ise Perşembe günü gerçekleşen ve çok verimli geçen “1. Girişimcilik Zirvesi’ne katılım sağlamamı istemek olduğunu söyledi. Tabii ki bende zirvenin öğleden önceki açılışını ve oturumlarını bizzat takip ettim. Müthiş kaliteli ve güzel bir seminerdi. Bu arada GTÜ 5-6-7 Mayıs tarihlerinde de “2. Bilim ve Teknoloji Günleri’ni düzenliyor meraklısına hatırlayım istedim.Birde tabi Gebzelilerin en çok merak ettiği bir konuya da açıklık getirdi GTÜ’nün kaptanı. Sayın rektör Görgün, “Özellikle Gebze bölgesini sürekli tarıyoruz. Gerek bürokrasisi gerekse kamuoyuyla içli dışlıyız. GTÜ Gebze’nin bir değeridir, bu anlamda bunun böyle bilinmesini istiyorum” dedi. Evet, aslında diğer konuşlarımız çok önemli şeylerdi ama Gebzelilerin ve Gebzeliyim diyen birinin en başta da belirttiğim gibi bu ifadeleri iyi tespit etmesi lazım. Nasıl bir üniversite istiyoruz? sorusu GTÜ’ye ne kattığınızla eşdeğer olunduğu gözden kaçmasın. Gerek maddi gerek manevi olarak Gebze kamuoyunun ve bu bölgeyi yönetenlerin GTÜ’yü kucaklaması boyunlarının bir borcudur. Bu konu da bu kadar radikal düşünüyorum. Özellikle seçimlerden sonra Gebze adına medyaya çıkıp ahkâm kesenlerin GTÜ ile neler yaptığı yakinen takipçisi olacağım. Çünkü güçlenmiş ve gelişmiş bir GTÜ, gelişmiş bir Gebze’yi beraberinde filizlendirecektir.Son olarak iki çağrıda bulunmak istiyorum. Değerli Gebzeliler, kıymetli veliler; Gebze Teknik Üniversitesi’ni görmezden gelmeyin. Gidin kapılarını çalın ve nasıl bir üniversitesiniz diye sorun. Çocuklarınızı ve öğrencileri GTÜ’de okutmak için başvuru yapın. Birde bu kentte eğitim dediğimiz de akla gelen ismi olan Nail Çiler’e sesleniyorum. Sayın başkan, Gebze Ticaret Odası olarak GTÜ’ye ancak en iyi desteği sen ve başında bulunduğum kurum verir. GTO’dan bir yetkili GTÜ gönüllüsü olarak görevlendirilebilir. En az haftada bir GTÜ kurmaylarıyla buluşup taleplerinin dinlenmesi faydalı olur diye düşünüyorum. Gebze’nin Nail hocasına ancak böyle bir görevi üstlenmek yakışır.Ben Sayın Haluk Görgün hocama ve pırıl pırıl ekibine yürekten inanıyorum. Bundan 5 yıl sonra ODTÜ’yü Gebze’de göreceksiniz…
EĞİTİM
04 Mayıs 2015 - 12:15
Uğur Saray yazdı
Gazetemizin sahibi aynı zamanda köşe yazarı Uğur Saray, Gebze Teknik Üniversitesi'ni konu eden bir yazıyı okurlarıyla paylaştı. İşte Saray'ın kaleminden o yazı...
EĞİTİM
04 Mayıs 2015 - 12:15