Depo görevlisi olarak yaklaşık 7 yıldır aynı iş yerinde görev yaptığını dile getiren Ceylan, iş koçları sayesinde ilk zamanlarda uyum sürecini kolaylıkla atlattığını vurguladı. İşyerindeki vazifesinin, her gün gelen siparişleri toparlayıp onları sevk birimine göndermek olduğunu belirten Ceylan, iş rutini ile ilgili şöyle konuştu, "Sabah ilk işe geldiğimde sabah 8’de ilk önce günaydın diyorum, selam veriyorum. Ondan sonra ekip liderlerim bana sipariş listesini veriyor. Sonra ben kendim, elimde terminal cihazımla birlikte sipariş listesini alıp işe başlıyorum. Gelen listeler doğrultusunda gönderilecek olan ürünleri kendi birimlerinden topluyorum. Genelde ürünler kitap oluyor, onları topluyorum. Kitapları toplayıp paketleme alanına gönderiyorum. Ürünler paketlemeden de kargoya gidiyor. Bir günüm bu şekilde geçiyor."
"EVE KENDİM BAKIYORUM"
Bir iş sahibi olmanın kendisi gibi çevresindekileri de çok mutlu ettiğini, özellikle birlikte yaşadığı ailesine, eve ekmek götürme hissinin çok güzel olduğunu dile getiren Ceylan, "Ailem ve annem, 'Benim çok iyi, başarılı, çalışkan bir oğlum var, çalışıyor, parasını kazanıyor.' diyor. Ben de kendimi işime verdim. Ben eve kendim bakıyorum, annemle birlikte yaşıyorum. Benim bir abim var, evli. İki tane yeğenim var, Allah bağışlasın. Onlar beni çok seviyorlar, onlara harçlık veriyorum. Ben de onların amcası olarak onlara örnek olmaya çalışıyorum." ifadelerini kullandı.
“GEBZE’DEN İSTANBUL’A GİTTİM”
Ceylan, bugünlere gelebilmek için çok çaba sarf ettiğini, her fırsatta kendisini geliştirebilmek için ailesinin ve kendisinin uğraş verdiğini anlatarak, eğitim alabilmek için Gebze'den İstanbul'da bulunan bir özel eğitim kurumuna geldiklerini, burada hem okuma yazma hem de kendini geliştirecek bilgi ve beceriler öğrendiğini söyledi. Özellikle her down sendromlu bireylerin, durumuna aldırış etmeden kendilerini geliştirmek için çaba sarf etmeleri, okumaları ve dışarı çıkıp iş hayatına atılmaları gerektiğine değinen Ceylan, şöyle devam etti, "Ben onların abileri olarak kendi adıma onlara (down sendromlulara) şunu söylemek isterim; mutlaka çalışsınlar, emek versinler, çaba göstersinler, kendilerine özgüven versinler, kendileriyle gurur duysunlar. Türkiye Down Sendromu Derneğine başvursunlar, onlar yardımcı oluyorlar her şey için. İş bulma için de kendilerine güvensinler. Kendimizle ilgili ilk söylediğimiz şey, kendinle gurur duymak. Ben de kendimle gurur duyuyorum."