CHP'li Soyluçiçek Madımak Katliamı'yla alakalı şu konulara değindi; "27 yıl önce Sivas'taki Madımak Oteli Katliamı'nda hayatını kaybeden canlarımız 33 aydın, 2 emekçi ve içlerinde yazar, akademisyen, sanatçı otel emekçileri ve semah dönen canlarımızdı. Sivas'ta yakılan et kemik beden değil Türk aydınlarıydı cehaletin ateşine verildi. Ateşe verilen, katledilen demokrasi ve insanlıktı. Bu katliam bireyin ve toplumun adalet, özgürlük, güvenlik ve yaşama gibi temel haklarına, geleceğimize, hepimize yapılan bir saldırıydı. Bu vahşeti gerçekleştirenler, tekçi, ayrımcı, farklılıkları tanımayan, gerici, yobaz ve demokrasi nasibi almamış, insansız ve hoşgörüsüz bir dünya görüşünün savunucularıydı.
"TÜRK TARİHİNE KARA LEKE OLARAK GEÇTİ"
Her şeyin kendi egemenlikleri altında şekillenmesini isteyen, özgürlükler ve eşit haklar karşıtı bir ideolojiyi topluma zorla kabul ettirmeye çalışanlardır. Alevilere, demokrasiye ve aydınlarımıza yönelik katliamları siyasal İslam içindi, yani siyasal ve ideolojikti. Bu gerici ideolojik cephe oldukça genişti. Kolları ve ideolojik kaynakları uluslararası ölçekte dolaşıyordu. Halk belli odaklar tarafından galeyane getirilerek organize edilerek Maraş'ta Çorum'da olduğu gibi katledildi. Çoğunluğu alevi canlarımız olsa da bu saldırı alevilere yönelik değil Türk aydınlarına ve demokrasisine yapılmış bir saldırıydı. Bazı iddialara göre özel harp dairesi tarafından planlanmıştı. Organize bir şekilde planlanmış olduğu apaçık ortada idi, tıpkı Maraş'ta Çorum'da olduğu gibi Türk tarihine kara leke olarak geçmiş çok büyük travmatik bir olay oldu.
"ADİL BİR YARGILAMA BEKLEDİK"
Madımak Katliamı’ndan bu yana çeyrek asır geçti. Bu ülkenin vatandaşları olarak suçluların yakalanmalarını ve tam 27 yıldır hem yüreklerimizde, hem de Madımak’ta yanmakta olan yangının sönmesi için adil bir yargılanma bekledik. Davanın firarisi 8 sanık vardı ve 2012'de dava zaman aşımına uğradı. Umuyorum ki yakın gelecek te böyle travmatik olaylarla karşılaşmayız. Halen Siyasi iktidar beklentimizin dışında bir yaklaşımla ötekileştirmeden yana toplumu bölmeden yana etik ve ahlaki bir siyaset anlayışının dışında hareket ediyor ve yönetim sergiliyor. Halkı linç kültürü ile aşılıyor ve mayalıyor.
"VAR GÜCÜMÜZLE MÜCADELE EDECEĞİZ"
Yakın geçmişte hatırlayacaksınız Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğluna yönelik Ankara Çubuk’ta, şehit cenazesinde saldırılıdı. Orada tehlikeli olan, atılan yumruk değildir. Oradaki kalabalığın içerisinde bulunan bir kadının haykırışını hatırlıyor musunuz? “Yakın, bu evi yakın” diye haykırıyordu Birileri tarafından bu insanların sırtı sıvazlanıyor ve linç kültürü yaşatılıp siyasi erk kendi linç ordusunu yavaş yavaş hazırlıyor. Biz, bir daha bu tür katliamların yaşanmaması için var gücümüzle mücadelemize devam edeceğiz. Madımak Katliamı'nda kaybetiğimiz 35 canımızı rahmetle anıyorum."
"TÜRK TARİHİNE KARA LEKE OLARAK GEÇTİ"
Her şeyin kendi egemenlikleri altında şekillenmesini isteyen, özgürlükler ve eşit haklar karşıtı bir ideolojiyi topluma zorla kabul ettirmeye çalışanlardır. Alevilere, demokrasiye ve aydınlarımıza yönelik katliamları siyasal İslam içindi, yani siyasal ve ideolojikti. Bu gerici ideolojik cephe oldukça genişti. Kolları ve ideolojik kaynakları uluslararası ölçekte dolaşıyordu. Halk belli odaklar tarafından galeyane getirilerek organize edilerek Maraş'ta Çorum'da olduğu gibi katledildi. Çoğunluğu alevi canlarımız olsa da bu saldırı alevilere yönelik değil Türk aydınlarına ve demokrasisine yapılmış bir saldırıydı. Bazı iddialara göre özel harp dairesi tarafından planlanmıştı. Organize bir şekilde planlanmış olduğu apaçık ortada idi, tıpkı Maraş'ta Çorum'da olduğu gibi Türk tarihine kara leke olarak geçmiş çok büyük travmatik bir olay oldu.
"ADİL BİR YARGILAMA BEKLEDİK"
Madımak Katliamı’ndan bu yana çeyrek asır geçti. Bu ülkenin vatandaşları olarak suçluların yakalanmalarını ve tam 27 yıldır hem yüreklerimizde, hem de Madımak’ta yanmakta olan yangının sönmesi için adil bir yargılanma bekledik. Davanın firarisi 8 sanık vardı ve 2012'de dava zaman aşımına uğradı. Umuyorum ki yakın gelecek te böyle travmatik olaylarla karşılaşmayız. Halen Siyasi iktidar beklentimizin dışında bir yaklaşımla ötekileştirmeden yana toplumu bölmeden yana etik ve ahlaki bir siyaset anlayışının dışında hareket ediyor ve yönetim sergiliyor. Halkı linç kültürü ile aşılıyor ve mayalıyor.
"VAR GÜCÜMÜZLE MÜCADELE EDECEĞİZ"
Yakın geçmişte hatırlayacaksınız Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğluna yönelik Ankara Çubuk’ta, şehit cenazesinde saldırılıdı. Orada tehlikeli olan, atılan yumruk değildir. Oradaki kalabalığın içerisinde bulunan bir kadının haykırışını hatırlıyor musunuz? “Yakın, bu evi yakın” diye haykırıyordu Birileri tarafından bu insanların sırtı sıvazlanıyor ve linç kültürü yaşatılıp siyasi erk kendi linç ordusunu yavaş yavaş hazırlıyor. Biz, bir daha bu tür katliamların yaşanmaması için var gücümüzle mücadelemize devam edeceğiz. Madımak Katliamı'nda kaybetiğimiz 35 canımızı rahmetle anıyorum."