Küresel ısınmayla beraber, yaşanan çevre kirliliği durumlarının ardından iyiden iyiye doğanın dengesini bozduk ve insanoğlu olarak alıştığımız mevsim takvimlerinin kaymasını sağladık.
Mevsimlerin kaymasıyla birlikte, özellikle bölgemize yağan yağmurların da şekli iyiden iyiye değişti. Şekil derken şunu kast ediyorum artık şöyle sakin yağan bir yağış sanırım uzun zamandır yok.
Kocaeli Valiliği artık sel ve taşkın uyarılarını hemen hemen her yağış gününde veriyor. Geçtiğimiz hafta yoğun yağışların yaşandığı günleri geride bıraktık ve hepimizin Gebze'de alışkın olduğu manzaralar bir kez daha ortaya çıktı.
Gebze'nin bilindik yerlerinde bilindik noktalarında yağmur suları yine hayatı felç etti, yağmur suları yine evleri esir aldı, yağmur suları yine iş yerlerini bastı, yağmur suları yine Gebze'nin kabusu oldu.
3,5 yıldır meslekteyim. İş gereği siyasi haberleri bir kenara bırakın herhalde en fazla yaptığım haberler, Gebze'de su baskını, Gebze'de sular evleri esir aldı, Gebze'de şurada veya burada altyapı patladı...
Meslekte benden eskiler Gebze'nin altyapısına şu kadar yatırım, Gebze'nin altına bu kadar para gömdük haberlerini...
Ancak geldiğimiz 2021 yılında Gebze'de hala yağan yağmurda su altında kalan mahalleler varsa bu kimin ayıbı.
Gebze, teknolojinin kalbi diyoruz her fırsatta, ekonomi Gebze'den yönetiliyor diyoruz ancak Gebze'de hala yağmur yağdığında acaba nereyi su basacak diye bekliyoruz.
1 haftadır mağdur olan kişilerin haddi hesabı yok. Peki şehri geleceğe doğru planlamamak kimin ayıbı?
Yapılan yeni kavşaklar su altında kalıyorsa bunun sorumlusu yağan yağmur mu yoksa şehri geleceğe göre planlamayan kurumlar mı?
İSU konusuna hiç değinmiyorum sadece Arapçeşme'de aynı yer kaç kere patladı, kaç kere kazıldı, sayan oldu mu? Kaç kere su kesintisi yaşadık?
Dediğim gibi yıl 2021, hala Gebze'de her yağan yağmurdan sonra insanlar evini su basacak korkusu yaşıyorsa Gebze'ye istediğimiz kadar teknoloji merkezi diyelim bu laf süs olmaktan, ambalaj olmaktan öteye gidemez.