Seçim hükümetinin kurulmasının ardından AK Parti’de 1 Kasım hazırlıkları hız kazandı. Öte yandan 12 Eylül’deki kongre için de başkentte hummalı bir çalışma yapılıyor. Takvime göre tüm siyasi partiler milletvekili aday listelerini 18 Eylül’e kadar YSK’ya sunması gerekiyor. Bu bağlamda da Ak Parti’de geniş tabanlı bir ‘Aday değerlendirme komisyonları’ oluşturuldu. Genel merkez öncülüğünde il teşkilatlarındaki bu komisyonlar başvuruları Perşembe’ye kadar alacak. Ak Parti bu sefer aday tercihlerinde yerelin kenetlerini dikkate alacak. Halkın liyakat gösterdiği kişiler listelere angaje edilerek başarı grafiği arttırılacak. Hedef öncelikli olarak bu peki ama Ak Parti seçmenin karşısına geçmeye hazır mı? İşte bu sorunun cevapları da yazımda olacak.
7 Haziran seçimlerinin ardından oy kaybına ilişkin çok sayıda çalışma yapan Ak Parti, 1 Kasım seçimlerine yeni yol hartası ile gidiyor. Tespit edilen 5 başlık için özel çalışmalar yürütülüyor. Nedir bunlar;
· İlk sırada, ‘17-25 Aralık operasyonun ardından ortaya çıkan yolsuzluk iddiaları ve bu konularda yaratılan algıya karşı gerekli söylemin geliştirilemediği’ analizi yatıyor. Ak Parti, ‘Operasyonların darbe olduğu’ söyleminin yanında, şeffaflıkla ilgili yapılan çalışmalar konusunda detaylı açıklamalar yapılması gerektiğini düşünüyor.
· İkinci başlığın altında HDP yatıyor. Seçimlerde “HDP’nin barajı geçmemesi gerektiği” söylemini kullanan Ak Parti, bunun bölgedeki oyları büyük oranda erittiği belirtiliyor. Seçim sürecinde HDP’ye daha çok “HDP’nin çözüm sürecine ihanet ettiğine” ve “PKK ile arasına mesafe koymadığına” vurgu yapılarak yüklenilmesi planlanıyor.
· Üçüncü başlıkta aday tercihleri ele alınıyor. Oy kayıplarında milletvekili aday listelerinde yer alan ‘İthal adaylar’ın etkin olduğu değerlendiriliyor. 3 dönemlik milletvekillerinin birçoğunun dönmesinin listelere güç katacağına inanılırken adayların kendi ilinde tanınan isimler olmasına özen gösterilmesi düşünülüyor. Özellikle doğu ve Güneydoğu listelerinde büyük değişim beklenirken bölgelerinde ağırlığı olan bazı isimlerle görüşüldüğü de ifade ediliyor. Burada sürpriz isimlerle seçime gidilebileceği kaydediliyor.
· Dördüncü olarak bazı belediyelerin halkın taleplerini çözen projelerden çok ‘Gösterişli’ projelere yöneldiği ve bu projelerin de tepki çektiği tespiti yapılırken bu konuda da belediyelerin uyarılması bekleniyor. Bazı belediyelerde, belediye yöneticilerinin ve belediye meclis üyelerinin ‘Normal dışı hızlı zenginleşme’ iddialarıyla da karşılaşıldığından bu konuda incelemelerin de başlatılması istenilecek. Lüks araç ve korumalarla, ayrıca lüks otellerde seçim kampanyası yapılmamasına da özen gösterilecek. Belediyelerde halktan gelen memnuniyetsizliklerin bir an önce tespit edilip gereken çalışmaların yapılması istenecek.
· Beşinci ve son maddede ise 7 Haziran seçimlerinde AK Parti’de projelerle ilgili söylem değişikliği bekleniyor. Partinin her ilde anlattığı 3. köprü, 3. havaalanı, Avrasya tüneli, yerli uçak, yerli otomobil gibi dev projeleri de yine anlatmaya devam edecek ancak öncelik yerel projelere verilecek. Ana omurga yine makro dev projeler olacak ancak illerin temel sorunlarına nasıl çözüm getirileceği ve işsizlik problemine karşın nasıl ilde mücadele edileceği ana gündem olacak. Seçim süreci öncesinde çok sayıda ekonomik dönüşüm modeli açıklayan Ak Parti, ‘Asgari ücret’, ‘Emeklilere ikramiye’, ‘Genç işsizlik’ gibi ‘Halkın cebine dokunan’ temel ekonomik problemlerle ilgili yeni çözüm önerilerini de gündeme getirebileceği ifade ediliyor.
İşte Ak Parti, bu maddelerle seçmenin karşısına çıkacak. Bu bilgiler Ankara kulislerinden… Geçtiğimiz günlerde Kocaeli Milletvekili İlyas Şeker belediye başkanlarını fırçalamıştı. Sanırım bu sefer Ak Parti işi ciddi tutuyor olacak ki düşüncelerini şimdiden icraata koymuş. Benim burada dikkat ettiğim iki husus var. Çözüm süreci ve kimlerin aday olacağı konusu. Çünkü Kocaeli’de iki Rizeli aday çok göze battı. Ve doğu kökenli bir adayın olmaması da eleştiriye yol açtı.
Ak Parti bu 5 maddeyi harfiyen uygularsa 2008 öncesi özlenen yapıya tekrar bürünür. Meclis üyelerinin aşırı zenginliği, belediye başkanlarının lüks merakı ve hizmette memnuniyetsizliğin artmasını gibi sorunları idrak eden parti kurmayları Ak Parti’yi fabrika ayarlarına geri döndürmeyi kafalarına koymuş gibi.
Nail Çiler heyecanı
Geçtiğimiz hafta Cuma günü kaleme aldığım yazımda Nail Çiler’i Ak Parti’ye işaret etmiştim. Kamuoyunda çok ciddi karşılık yarattı analizlerim. Bir anda, “Neden olmasın, hatta çok ama çok iyi olur” denilmeye sesli sesli başlanıldı. Adı hep siyasete malzeme edilen Çiler mevzusunda ilk defa bende umutlandım. İlçe başkanları ile görüştüm, Çiler’e açık destek verdiler. Fikir birliğinde, ‘Nail Çiler ismiyle Kocaeli’de 7 vekil çıkarırız’ kanısını taşıdıklarını ifade ettiler. “Bir taşla üç kuş vururuz, HDP’ye kayıp yaşatırız, 7 vekili alırız ve oyumuzu yeniden artırırız” cümleleri ise Ak kadroların ağzında dolaşıyor. Peki, üst kadro bu işe ne diyor? Yukarıda 5 maddeye bakarsanız Çiler garanti aday gibi duruyor fakat mesaj yeterince Ankara’ya iletilir mi işte orası muamma. Çünkü Nail Çilerli Gebze kalıbından taşar eee bunu da İzmitli birileri de asla ama asla istemez. Sadece İzmitli mi? Asıl Gebze’deki İrlandalıları görmek lazım…
Öte yandan bir dostum aradı, “Hayırdır Cemalettin Kaflı’yı nereye gönderiyorsun” diye sordu. Haklı… Kaflı’yı es geçtik. Her zaman söylemişimdir; ‘Cemalettin Kaflı siyasetin en büyük kazanımıdır’ diye. Mütevazı oluşu, dürüstlüğü ve güler yüzlülüğü takdire şayandır. Ve kesinlikle listede olmalı... Listelerde değişiklik yaşanmaz ise Kaflı zaten devam eder bunda sorun yok. Lakin Gebze iki aday istiyor; koy Çiler’i 3’e Kaflı’yı da 6’ya 7’yi al benim formülüm de bu…