Son zamanlarda iyi haber almaya hasret kaldığımız günler yaşıyoruz. Önce servis kazası, akabinde kazadan sonra tedavi altında olan kardeşlerimizden gelen acı haberler, sonra bir ruh hastası tarafından katledilen Başak Cengiz...
Servis kazasında vefat edenlerin sayısı 5 oldu. 4’ü öğrenci 5 vatandaşımız göçtü gitti bu dünyadan, umutları ve hayalleriyle. Acı kazada hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, kederli ailelerine de sabır diliyorum. Çok zor durum.
Buradan bir kez daha sesleniyorum; yazılacak, çizilecek her şeyi yazdığımı düşünüyorum. Bu konuda yetkili olan isimler, kafalarını kuma gömmesin çıkıp takipçisiyiz, yaşanan ihmallere sebebiyet veren herkesi en ağır şekilde cezalandıracağız desinler, siyasi partiler birbiriyle didişmek yerine bu konuya müdahil olsun ve gereken cezalar verildi mi toplum adına takip etsinler, bekliyoruz. Toplum vicdanının rahatlaması, acıların bir nebze dinmesi için bu girişimleri bekliyoruz.
Bölgemizde bunlar yaşanırken, İstanbul’dan gelen acı haber, bu kadar da olmaz dedi. İstanbul’un göbeğinde bir kadın, suçu günahı yokken, sadece yolunda yürürken, bir psikopat ve ruh hastası tarafından katledildi.
Kadınlar ölüyor, öldürülüyor…
Kadına karşı şiddet almış başını gidiyor…
Biz ne yapıyoruz, süslü püslü kınama mesajları… Peki ya sonra? Herhangi bir girişim var mı bu konulara özel bir yaptırım, kadına şiddete karşı bir çalışma, yok.
Geçtiğimiz aylarda yazdığım bir yazıda yine bu konuya değinmiştim. Ölen öldürülen kadınların arkasından ama o da böyle yapmış, o saatte ne işi varmış canım, niye gitmiş ki oraya o da gibi gibi deli saçması sorular sormaya devam edersek, televizyonlarda, sosyal medyada kadını aşağılayan içeriklere pirim verirsek, erkektir yapar, erkektir eder diye bahaneler üretmeye devam edersek, yaşanan bir kadına şiddet hadisesine ‘ama’ içeren cümlelerle bakarsak, korkarım ki böyle devam edecek.
Bırakın süslü püslü kınama mesajlarını; gelin kullandığınız eril dilinizi, gelin kafanızda olan ‘ama’ içeren cümleleri kaldırın, gelin kadına şiddeti normalleştiren içerikleri izlemeyi bırakın, gelin bir kadın öldürüldüğünde adaleti sosyal medyada arayan yakınlarına ve sevenlerine, gerçekten bu ülkede adalet olduğunu ve katillerin en ağır şekilde cezalandırıldığını hatırlatın.
Toplumun ruh sağlığı gerçekten bozulmuş durumda. Bunu değiştirmek bizim elimizde. Toplum bizim oluşturduğumuz şeyse, deyim yerindeyse herkes önce kendi kapısının önündeki pisliği temizleyecek, herkes bir önce kendinden başlayacak.
Düşünüp, şapkanızı önünüze koyacaksınız, ben kadına şiddeti önlemek için ne yapabilirim, bu doğrultuda ne gibi değişim yapabilirim kendimde diye düşüneceksiniz. Bunla bitiyor mu? Tabii ki hayır. Önce bu ülkeyi yönetenler, kadına şiddete karşı mücadele verecek, katillere, canilere en ağır cezalar verilecek. Son günlerde aldığımız ölüm haberlerinin artık bitmesi dileği ile bir kez daha servis kazasında yaşamını yitiren 5 vatandaşımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Hayatının baharında bir cani tarafından katledilen Başak Cengiz’e de Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına sabırlar diliyorum.
Kadına şiddetin son bulması ümidiyle de yazıma son veriyorum. Umarım umutla, güvenle, gülümsemelerle yaşadığımız günler çok uzakta değildir.