Bugün aslında bambaşka bir konuda, farklı bir yazı ile karşınızda olmayı düşünüyordum ancak yaşanan ortam, ülke ve dünya gündemi benim fikrimi değiştirmeme sebebiyet verdi.
**
Malumunuz hepimizin yaklaşık 1,5 haftadır gündemi koronavirüs.
**
Her gün virüs hakkındaki gelişmeleri takip ediyoruz, her geçen gün ne olacak diye bekliyoruz. Elimizden geldiğince kişisel temizlik noktasında önlemlerimizi alıyoruz.
**
Bunların yanı sıra uymamız gereken kurallar da sırayla açıklanyor. Örneğin sosyal mesafe kuralı… Hepimizin dikkat etmesi gereken bir durum.
**
Diğer yandan cafeler, oyun salonları, kıraathaneler gibi vatandaşların toplanma yerleri önceki geceden itibaren kepenk kapattı. Yayınlanan genelgeyle adeta vatandaşlara çok da toplu halde bulunmayın dendi. Vakit ve Cuma namazlarının cemaatle kılınmayacağı açıklandı.
**
Peki bu durumda ne yapmamız gerek? Koronavirüsle asıl mücadele bence şimdi başlıyor. Sağlık Bakanlığı nezdinde yürütülen süreç oldukça başarılı ilerledi ama iş bitmedi. Fahrettin Koca 47 vakamızın olduğunu ve tespit edilen her vakanın risk olmaktan çıktığını açıkladı.
**
Sağlık Bakanlığı’nın öncülüğünde yürütülen bu çalışmalara vatandaş olarak bizim de destek vermemiz şart.
**
En başından beri söylenen bir şey var , “Virüs tedbirlerimizden güçlü değil.” Kişişel hijyenimize önem göstereceğiz. Panik yapmayacağız, sosyal mesafeyi koruyacağız, kalabalık ortamlardan uzak duracağız, ya ben risk grubunda değilim bana bir şey olmaz düşüncesinden uzaklaşacağız, sağlıklı beslenip, iyi uyuyacağız. Yapabilme imkanımız varsa sporumuzu yapacağız.
**
İşyerlerinde ve toplu kullanım alanlarında sadece kendimizi değil, çevremizdekileri de düşünerek davranış sergileyeceğiz. En ufak bir sıkıntıda hastaneleri meşgul etmeyeceğiz.
**
Özellikle risk grubunda bulunanların gerekmedikçe evlerden de çıkmaması gerek. Vatandaşlar olarak ne kadar bilinçli bir şekilde davranırsak, bu zamana kadar yürütülen çalışmalar da o kadar anlam kazanır. Deyim yerindeyse dişimizi sıkacağız. Sıkmalıyız demek yerine sıkacağız diyorum çünkü mecburuz.
**
Panik yapmadan, bununla birlikte tedbiri de elden bırakmadan, bu kadar dijitalleşmenin yaşandığı, diyalogların azaldığı bir dünyada, ailemizle vakit geçirmenin keyfine varalım.
**
Evde kalın, güvende kalın, çevrenizdekileri ve sevdiklerinizi düşününün.