Spor gazeteciliğine nokta koyup, gazetenin başına geçtikten sonra kendimi yoğun bir gündemin içinde buldum. Asayiş, siyaset, ziyaretler derken günler su gibi akıp geçiyor. Halimden de memnunum…
Daha önce yazdım, hala soranlar oluyor… 5-6 ay önce gazeteden sporu kaldırdık ve bunu da uyguluyoruz. Belki bir gün yeniden spor haberleri ile buluşuruz.
*****
Gelelim konumuz olan Alaettin Kurt Stadı protokol tribünü olayına…
Bir süredir Gebzespor’un maçına gidemiyorum. Pazar günü hava mis gibiydi. Gazetedeki işleri erken toparladık. Protokol tribününün de sakin olabileceğini düşünerek, Gebzespor-Küçükyalı Yelken maçını izlemek üzere Alaettin Kurt Stadı’na gittim. Bir de ne göreyim, sanki maça değil de Gebze Belediyesi’nin sünnet şöleni etkinliğine geldiğimi zannettim. Hani derler ya iğne atsan yere düşmüyor. İşte öyle bir durum vardı protokolde.
*****
Sevgili Gebzespor Kulüp Başkanı Recep Avcı’nın iyi niyetinden şüphem yok. “Gebzespor artık bir kurumsal yapıya girecek. Artık her önüne gelen protokol tribününe giremeyecek” şeklinde camiaya verdiği sözü de kendisine hatırlatmadan geçemeyeceğim. Küçükyalı Yelken maçında gördüm ki, önüne gelen protokol tribününe girdi ve orada sebepsiz yere bir yoğunluk oluşturdu.
******
Buna izin vermeyecek olan yönetimin kurulunun ta kendisidir. Recep ağabey ve yönetimi bir an önce bu protokol tribünü işine bir düzenleme getirmeli. Bu işin gelecek yılı yok. Bir sonraki iç saha maçı olan Çayırovaspor mücadelesinde, protokol tribününün protokol tribünü olduğunu herkes bilmeli ve öğrenmeli.
*****
Gelelim basın tribünün haline…
3 sıra ve 21 koltuktan oluşan basın tribünü yolgeçen hanına dönmüş. Bana ait olan tribünde kendime zor yer buldum. Neyse basın tribünüyle özel olarak ilgileneceğim. Bakalım o kara gözlüklü abiler (!) bir daha basın tribününe girebilecek mi?