Bazı insanlar var ki, onlar başka yerlere, başka zamanlara, başka göklere ait...
demiş Tarık Tufan.
demiş Tarık Tufan.
Tarık Tufan insandan bahsetmiş. Bende İnsanı ülkelere benzeterim. Bazı ülkelerin kaderidir. Yücelikler. Zirveler. Onların hedef ve gayeleri farklıdır.
Filistin’i düşünüyorum, Gazze’ye ağlıyorum, Doğu Türkistan’ın müslümanları uykumu kaçırıyor. Çünkü onların bir davaları var. Bir hedefleri var. Zalim güçler ; düşünmeyen , düşlemeyen, dünyalık insanlar , onlar İçin tehlikeli değiller.
Onlar için tehlike ; düşünmek, anlamak , farkına varmak. Dünyada benim görevim var bilincini taşıyan insanlar ; onlar için tehlikelidir.
Onlar için tehlike ; düşünmek, anlamak , farkına varmak. Dünyada benim görevim var bilincini taşıyan insanlar ; onlar için tehlikelidir.
Bu gün Filistin’in , Doğu Türkistan’ın , diğer ülkelerdeki müslümanların bir davaları var. Bu dava adamları emperyalist zihniyet ve güçler için tehlikelidir. Çok azınlıkta kalmışlar. Sesleri çıkmaz onların , dünya onları Çünkü onlara karşı sağırdır dünya. İnsan yerine koymaz onları. Davamız öksüz kalmış. Başsız kalmışda biz farkına varamamışız.
Kuran ayı Ramazan ayının bile ehemmiyetinden habersiz kalmışız. İsrailli bir yöneteci çıkmış televizyondan Ramazan mesajı yayınlıyor. Bu ne biçim insanlık, İnsanım demeye utanır oldum. Yüzsüz adamlar çıkarlar benim dinimi bana anlatırlar. Kendileri binlerce kişinin kanına girerler , Ramazan ayının mukaddesliğinden bahsederler, kardeşlikten anlatırlar. insan demeye utandığım zevatlar. Düşünürüm ne oluyor bana. Ben yoksa başka bir devre mi aitim diye. Gönlüm bu devrin dengi değil gibi geliyor bana.
Bana sorduklarında nasılsın diye Filistin gibiyim derdim. Bazen Türkiye gibiyim derdim. Bazen Filistin gibi bir yanım kan ağlarken, din de kardeş olan ülkelerin sesi soluğu çıkmayıp o bir avuç müslümanın mücadele ederken yalnız bırakıldığı gibi , bende yalnızlığıma yanarım. Ülkelerini sattı deyip, bizi arkamızdan vurdular gibi iftiraları araştırmadan inanan zavallılar gibi. Bende O sahte laflara inanan zalime taraf olan yakınlarımın şüpheci şekilde bakışlarına inat Hakk davayı savunuşum bir Filistin direnişi gibi direnmişimdir. Bu direnişimiz nasıl onlar İçin onurlu bir duruş ise benide ben yapan bir karakterli bir duruştur.
Cahit zarifoğlu öyle der bir yazısında “müslümanın bir duruşu olmalıdır. Bir davası olmalıdır”. Derken tamda bunu kasdetmiştir.
Bazen öyle hissediyorum. Sonbaharı yaşıyor sanki yüreğim ....
bu devrindeki acı kadar
Bir çocuk özgür değilse
göklerde uçan kuştan, havadaki rüzgardan,ağaçtakı yapraktan, topraktan ,sudan ve gözü yaşlı anadan utanır oldum.
Yerin derinliklerine batasım gelir. Ve ey çocuk senin göz yaşlarıyla ıslanan yüzüne çöken o toz o toprak, derken içini, için için çekerken bana yakışır mı bu dünyada yaşamak der ve uykum kaçar. Seni anarım gecenin sessizliğinde etrafı mübarek kılınan şehir. Peygamberimizin iki gelinden bahsederken gelinin biri Gazze. Ve o küçücük yaşında cennete uçan , cennet bakışlı masum çocuklar.
Sizlere hiç bu kadar kefen yakışmamışken..der dururum kendi kendime.
Uzak bir kentin esir düşmüş,
Yalnızlıklarıyla dolu yüreğim.
Bu yüzden,
Mektepsizdir sevdam...!!
Okuma yazması yoktur yüreğimin,
Sevmelerim hep cahilcedir belkide.
Dünya yordu beni.
Allah katında hatrı sayılabilecek imtihanların onda birini yaşamamışken.
hadsizce yoruldum.
İbni Mesud’un “Dünya'nın bütün güzelliği gitti...
Sadece kederi kaldı”. Dediği yerdeyim.
Sadece kederi kaldı”. Dediği yerdeyim.
Masum insanları, o küçücük çocukları öldürmenin utancını kapatacak büyüklükte bir bayrak yoktur sanırım.
Çocuktum Filistin ağlıyordu. Büyüdüm ve Çocuklarım oldu Filistin hala ağlıyor. Ve Tüm dünya uykuda.
Bölünmüş bir hatıra gibi kaldık
ötelerde,
Sen bana UZAK...!
Ben sana
HASRET...!!
ötelerde,
Sen bana UZAK...!
Ben sana
HASRET...!!
Ne oldu bu insanlığa ? Ne oldu bu alimlere ? ne oldu dinde kardeş olan müslümanlara?. Bu kadarda mı katıldı kalpleriniz. Çünkü taşlar;
bazı insanların kalplerinden daha şefkatlidir. Der tarık tufan.
bazı insanların kalplerinden daha şefkatlidir. Der tarık tufan.
Mazlumun zalimden öcünü alacağı gün.!
Şüphesiz zalimin zulmettiği günden daha çetin olacaktır..H.z Ali (r.a). İnşaAllah gelecek o zamanlarda. Kış bitip baharın gelmesi gibi değişecek ümmetin bu kaderide kederide.
Zalim değişmeyecek, değişmesi gereken biziz ve değişeceğiz. Değiştireceğiz bu çağın zulmünü. Ve zulme sessiz kalan insanlığı.
Bir kısım insanlar kendilerini aşarlar ve kendilerini feda etmesini bilirler. Bir fikre, bir dava adarlar kendilerini. Anıta, olaya, kitaba dönüşürler. Ruhları ışık ve sevgi kaynağıdır. Demişti C Meriç. Onlarda geçecekler tarihe İnşaAllah “ümmetin yüz akı” diye.
Filistinli bir çocuğun sosyal medyada yayınlanan videosunda Ramazan geldi ama soframıza oturacak kimse kalmadı. Hepsi şehid oldu. Dediği bu dünyaya Hiç alışamadım. gülmeye,hüzün vicdanıma uygun. Dediği yerdeyim N Pakdil’in.
Ey Kudüs !
Ey Kutlu Dava !
Keşke bir şehide’n de ben olsaydım!
Aklım işgal,fikrim işgal,kalbim işgal. "Senin derdin benim derdim olmalıydı"
Buyurdu PEYGAMBERİM...
s.a.v
Ve rabbime yalvarırım. Ya rabb; insanın insana yara olduğu bu çağda, beni şifa olan ve şifa bulan kullarından eyle..
Esen kalın güzel insanlar.