“Bilmem ki ben; hangi yaprağın ince hüznüyüm? Sonbahar kokuyor, avuçlarımda…” der Birhan Keskin. Biz Müslümanlara en iyi örnek Hz Muhammed’dir (sav). Onun hayatını incelediğimde hep şu tespiti görmüşümdür. Benim de hayat felsefem budur. Yani “ yürüdüğün yollara sevgini bırak ki, buradan güzel bir insan gelip geçmiş desinler, ve senden sonrakilere örnek olsunlar.
Bu gün insanlık Victor Hugo’nun da dediği rezilliği yaşıyor. Özen gösterilen dış görünüş cilalanıyor, dışarıdan bakıldığında herkes kusursuz. Oysa vicdanlarının derinliklerinde lağımlar, çirkef kuyular var. "Bu döneme şu nitelemeyi bahşediyorum; Kirli temizlik." Demiştir bir yazısında.
İnsanlarda Yüzeysellik, dış görüntü, çok yüzlülük almış başını gidiyor. Bu başıboşluktan doğan boşluğu emperyalist güçler çok iyi dolduruyor. Karşılaşılan kaosları kendi lehlerine çevirmelerini çok iyi biliyorlar ve bu boşluğu yeri ve zamanı geldiğinde çok güzel kullanıyorlar. Oysaki hiç bir güzellik, rezillik kadar tutunmuyor yaşadığımız şu zamanda. Adına ise ahir zaman derler.
Ve hatta bu kötülük kelimelerimize kadar inmiştir. “Ayıp” kelimesinin bile tuzla buz olduğu bu devrin adı “Ahir zamandır” hiç bir anlam ifade etmez o “ayıp” kelimesi. Hiç kimsenin dikkatini bile çekmez. Dikkat kesilenlerde ise dikkate alınmaz gündem bile oluşturulmaz. Hepimiz gördük insanlığın bittiğini şu yakın zamanda.
Şu dünyamızda Masum insanları öldürmenin utancını kapatacak büyüklükte bir bayrak yoktur. Bilmiyorum bu gidiş nereye. Eğer insanlık kendine gelmezse durumun çok kötü olacağını düşünüyorum. Ve Allah’ın iyi olan ama zulme sessiz kalanlarını da cezalandıracağını düşünüyorum. Çünkü bu kadar zülüm ve göz yaşının hesabını “ her şeyden haberi olan, her şeyi görüp kollayan” muhakkak hesap soracaktır. “Şartlara teslim olmazsan, şartlar değişir ve sana teslim olur. Çok çalışır, çok dua eder ve çok istersen Allah’ın rahmeti tecelli eder. Rahmet tecelli ettiğinde nice olmazlar gerçekleşir”. Demiştir gönül sultanı Akşemseddin Hz.
İspanya'nın istifa eden Sosyal İşler Bakanı Ione Belarra İsrail'in soykırımına karşı vicdanın sesi olarak tarihe geçti.
Bakanlık koltuğundan oldu ama insanlığın ve vicdanın sembolü oldu.
Adını haysiyetli insanlar tarihine altın harflerle yazdırdı. Hayatın en güzel yanı paylaşmaktır. Neyin var neyin yok diye düşünmeden, paylaşmak… Pazarlıksız, zamanı, sıcaklığını, dostluğunu, fikirlerini, ekmeğini, evini, sevgini, bilgini, gülümsemeni... Kısacası huzurunuzu, sükûnetinizi, dualarınızı paylaşın ve paylaşalım.
Hepimizin insanlık olarak ve özellikle Müslüman olarak böylesi güzel hareketlerde bulunmak gerekir. Güzelde ve güzellikte buluşmak dileğiyle.
Esen kalın güzel insanlar.