Hukuk konuşalım köşesinin değerli okurları, bu yazımızda nişanlılığın sona ermesinin hukuki sonuçlarını genel olarak değerlendireceğiz.
Türk Medeni Kanunu’muzda nişanlanmanın gerçekleşmesi şu şekilde ifade edilmiştir: “Nişanlanma evlenme vaadiyle olur.”. Yani bir erkek ve bir kadının birbirlerine karşılıklı olarak evlenme vaat etmeleri ile nişanlılık ilişkisi başlamaktadır. Peki bu şekilde başlayan nişanlılığın sona ermesinin hukuki sonuçları nelerdir? Bu hususu hediyelerin geri verilmesi, maddi tazminat ve manevi tazminat olmak üzere üç başlıkta ele alabiliriz.
- Hediyelerin Geri Verilmesi: Türk Medeni Kanunu’na göre “Nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler verenler tarafından geri istenebilir.”. Burada, hediyenin nişanlanma sırasında veya nişanlılık süresince verilen bir hediye olduğuna ve mutlaka alışılmış dışı bir hediye olması gerektiğine dikkat etmemiz gerekir. Alışılmış dışı hediye kavramı yöresel örf ve adete göre belirlenir. Hediyelerin geri verilmesinin istenebilmesi için nişanlılık evlenme dışında bir sebeple sona ermelidir. Kusurun kimde olduğunun ise bir önemi yoktur. Hediyelerin iadesini talep süresi nişanlılığın sona ermesinden itibaren bir yıldır. Hediyenin aynen geri verilmesi, bunun mümkün olmaması halinde mislen geri verilmesi istenebilir. Eğer bu imkânlar mümkün değil ise sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre hediyenin parasal değeri talep edilebilir.
- Maddi Tazminat: Türk Medeni Kanunu’na göre “Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusurlu olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacıyla yaptığı harcamalar ve katlandığı maddi fedakarlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. Aynı kural nişan giderleri hakkında da uygulanır.”. Yani nişanı haksız yere bozan veya kusuru ile nişanın bozulmasına neden olan kişi, şartları varsa maddi tazminat ödemek zorunda kalır. Burada istenecek olan tazminat, evlenme ile sonuçlanmayan nişanlılık nedeni ile uğranılan zararlara ilişkindir. Tazminat talebinde bulunabilmek için kişi bu masrafları iyiniyetli olarak evlenme yapılacağı umuduyla yapmış olmalıdır. Maddi tazminat alacağı, nişanlılığın sona ermesinden itibaren bir yıl geçmekle zaman aşımına uğramaktadır.
- Manevi Tazminat: Türk Medeni Kanunu’na göre “Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.”. Nişanı bozan tarafın kusurlu olması gerektiği ve kusursuz nişanlının kişilik haklarının çiğnenmiş olması gerektiği hususlarına dikkat etmek gerekir. Manevi tazminat davası nişanlılar arasında açılabilmektedir. Diğer hukuki sonuçlarda olduğu gibi manevi tazminat talebi de nişanlılığın sona ermesinden itibaren bir yıl geçmekle zaman aşımına uğramaktadır.
Öyle ise şartları farklılık göstermekle birlikte nişanın sona ermesi üzerine, tarafların birbirine karşı hediyelerin geri verilmesi, maddi tazminat ve manevi tazminat taleplerini ileri sürmeye hak sahibi olduğunu söyleyebiliriz.
Sağlık ve mutluluk sizlerle olsun.