Değerli okurlarım; bu haftaki yazıma, bu günün sizlere harika bir gün, harika bir hafta, harika bir ay, harika bir yıl ve harika bir ömür temennisiyle başlıyorum.
Yaşantımızdan bu zamana kadar çeşitli olaylar yaşamışızdır. Kolay değil yaşamak,dünya gibi sınav yerinde, güzelce bir yaşam yaşamak, ömür geçirmek. Bu alanında iyilik, güzellik , sevinç, gam, keder, doğum, ölüm vb, türlü yaşam tarzlarını hayatımıza sığdırmışızdır.
İnsanoğluyuz bazen önümüzü açan olaylarla karşılaşmış, bazen önümüz tıkanmış, bazen olumsuz düşünceler ufkumuzu kapatmış bir yaşam tarzı sürmüş olabiliriz. Hayatımızdan verimli bir gün, hafta, ay, yıl ve ömrümüzü verimli bir şekilde geçirmek istiyorsak, zihnimizi işgal eden elimizi kolumuzu bağlayan hareket alanımızı kısıtlayan olumsuz düşünceleri zihnimizden bir tarafa bırakmamız hatta silmemiz gerekir. Silinmeyen bu düşünceler kendimize ağırlık yapar. Kızgınlıklarımızı ve kırgınlıklarımızı bir kenara atıp yaşantımıza devam etmemiz gerekir. Zihnimizde “ayrık” otlarının bitmesine müsade etmeden yaşantımıza devam etmemiz gerekir. Zira bu ayrık otları düşüncelerimizin rahat çalışmasını etkiler.
Yapmış olduğumuz işi, görevi, yönetimi, işçiliğimizi en güzel şekilde yaparak, hayatımıza değer ve anlam katmamız gerekir. İnsanlığımız yada insan olmamız bizim kalitemizin bir göstergesi olmalıdır.
Hayatımıza sabır ve şükür anahtarlarıyla dolaşmamız gerekir. Çünkü bu anahtarlar açılmaz denen nice kapıları açmıştır. Nitekim sabır ve şükür bir “tam” lığı ifade eder. İnsan eğer bu “ tamlıkla “ hayatını ikame ettirirse kişi “erdemlilik” vasfını kazanır. Erdem ise ; her insana doğuştan gelen ve var olan bir güçtür. Bir insanın yaratılışından gelen iyi huy ve davranışların tamamıdır. Erdem; insanca düşünmek, insanca yaşamak ve insanca davranmaktır. Erdem; kişinin yaşam tarzının bir göstergesidir. Yani Erdem; insanı insan yapan değerler toplamı , değerler bütünüdür. Ünlü bir düşünür erdem hakkında şu tanımlamayı yapmıştır. “Mutluluk erdemin ödülü değildir. Bilakis ta kendisidir.”
Ne mutlu hayatını bu kırıterlere göre yaşayan yiğitlere...
Ne mutlu bu yiğitlerle hayatını devam ettirenlere...