İnsanoğlu bugününü “amaca giden yolda her şey mübahtır”. Sözünü söyleyen Makyavel’in torunları bugün, dünyanın her tarafını dolanıyor. Kendi Medeniyetlerinde, eğitim kurumlarında, gazete haberlerinde, romanlarında, filmlerinde, kişisel gelişim videolarında…
Hemen hemen her vesileyle, insanların benliklerine sunulan, hafızalarına kazınan fikir, onlar “ önemli olan sonuç” diyorlar. Bu fikri tüm dünyaya yaymaya çalışıyorlar.
Bu nedenle nasıl olursa olsun “çok para kazananlar; çok değerli oluyor. Çok değerli olanlar, insanların arasında ‘kazanmış’ oluyorlar. Bu kazanmanın; başkalarının kanını emerek, kazanılan paranın faizle mi. Yada güç ve kuvvetle mi, makam ve mevkiiyle mi, kazanıldı. Ya da Ahiretin tarlası olan şu dünyayı boş eğlencelerle geçirmeye sevk eden müzik, komedi futbol vs. yoluyla mı? İnsanların ihtiyacı olmadığı halde, tüketime sevk eden israf tuzağı reklamlarla mı? Buna benzer başka yollarla mı kazanıldığı kimseyi pek ilgilendirmiyor. Önemli olan “sonuç”
Nasıl ulaşıldığı sorgulanmıyor.
Oysa kainatı yaratan yüce yaratıcı gözünü sonuca diken, insanlığa daha çok önemli olanların araçlar olduğunu bildiriyor. Yürünen yol doğru olduktan sonra o yolun sonucunun sona erişilip erişilmemesi, ancak ikinci planda anlam taşır. Mesela insanlara ilahi vahyi taşıyan Yunus (as) tek bir insana dahi bunu kabul ettirmese bile yine de vazifesini yerine getirmiş oluyor. Yine Nebiler arasında anılıyor. Yine bu sırdandır ki yeryüzünde hakikatin hüküm ferma olması yolunda maddi manevi cihada girişen biri ‘ ölmesiyle’ bu çağın anlayışına göre ‘ başarısız’ ama gerçekte şehit oluyor. Bu yüzdendir ki Hz Nebi Muhammed (as) kendisinden istenilen kırk arkadaşınından bir tanesine, arkasından saplanan mızrak, önünde çıktığı zaman “ işte şimdi kurtuldum “ sözü önemli olanın “yol” olduğu bilincini verir.
Demek oluyor ki o zaman ; *Aramak her zaman bulmak demek değildir. Ama her bulmak isteyen elbette aramak zorundadır...
Demek oluyor ki insan için; Bir kıyâm, bir arayış gerek.
Yazıma Cahit Zarifoğlu’nun sözüyle bitireceğim. "Eskiden sadece kışlar soğuktu,
Şimdi ise, insanlar soğuk, yürekler soğuk."
Esen kalın.