İşçilerin mesai saatleri ve çalışma sistemi hakkında yaptığı çıkışla gündeme damga vurdu. Kurallara isyan eden Ilıcalı, "Elimde güç olursa değiştireceğim" şeklindeki açıklamasıyla sosyal medyada ilgi gördü. İzler Yapılan birçok yorumda vatandaşlar Acun Ilıcalı’dan kendisini işe almasını istedi.
Evet sabahları erken uyanıyoruz, gün doğmadan şafak operasyonuna gider gibi bizler işe çocuklarımız okula gidiyor. Kar kış dinlemeden bu şekilde devam ediyor. Sabahın erken saatinde işe gitmek zor geliyor belki ama aslında işin özünde çalışanlara daha zor gelen zorlu şartlarda çalışmak. İnsanlar hak ettikleri maaşla, huzur içinde mobing olmadan insanca çalıştıklarında emin olun ki kimse sabah işe gitmekten erinmez.
Ben Acun Ilıcalı’yı yaptığı açıklamadan ziyade çalışanlarına verdiği değer, ve anlayıştan dolayı tebrik ediyorum. Çalışmayı insanlara işkence değil de sevdirerek yaptırdığı için, çalışanlarının hakkını, emeğini vermek herkesin harcı değil. Acun Ilıcalı yaptığı açıklamada şirketimi şöyle anlatıyor, “Benim bünyesel olarak bir şeyi yapma zorunluluğuna bir antipatim var. Sıradışı bir şirketiz. Bizde mesai saati yok. Kimsenin işe gelmesine gerek de yok. Böyle bir beklenti de yok. Ben insanların herhangi bir saat düzeninde işe gelmesine karşıyım. Bir gün elimde bir güç olursa mesai saatlerini 10.30'da başlatmayı düşünüyorum. Niye sabah bu kadar erken kalkılıyor anlamış değilim. Niye erken kalkılıyor? Niye sabah 8 trafiği var?” Haklı mı? kesinlikle çok haklı.
Her şeyi iş saatlerine göre ayarlamaya çalışmaktan o kadar yorgun düştük ki. Daha öncede size kadınların iş yaşamında var olmak için verdiği mücadeleden bahsetmiştim. Kadınlar çalışabilmek için çok fazla efor sarfediyor. Çocuğunu kreşe veren anneler kreş saatini iş saatine göre ayarlamak zorunda. Çalışma günleriyle kreşin tatil günlerinin aynı olması gerekiyor. Bazı günler milimlik hesaplamalar yapılıyor. Çocuk eve gelmeden evde olmak için verilen çabayı anlatmak çok uzun, çok meşakkatli.
Acun Ilıcalı’nın açıklamasını görünce aklıma kadınlar geldi. Acun Bey çok haklı. Hiç değilse kadınlar için çalışma şartları Acun Bey’in şirketinde olduğu gibi esnek olsa kadınlar çocuklarına bakmak için işlerinden vazgeçmek durumunda kalmaz. Olmaz olmaz denilen bir çok işin bu şekilde daha verimli olacağı da aşikar. Çocuğunun kahvaltısını yaptırmış elleriyle okula rahat rahat bırakmış bir annenin iş yerinde verimi emin olun ki kat be kat artar.
Günümüz teknolojisinde imkanlı şeyleri imkansız hale gtirmek, olurları olmaza çekmek bir meziyetken Acun Ilıcalı’nın bu açıklaması kalbimize şifa oldu diyelim. Ne diyelim o zaman umut edelim belki bir gün Acun Bey’in sıradışı şirket yönetimi tüm ülkeyi sarar…