Malumunuz hava sıcaklıkları iyiden iyiye kendini belli etmeye başladı. Kısa mesafelerde bile gün içerisinde yürüyüş yapmak zorlaştı. Evden çıkıp bir yere giderken güneşin batmasını bekler olduk. Bütün evreni kendi amacı doğrultusunda kullanmayı bilen varlıklarız en nihayetinde. Peki ya diğer canlar? Onları hiç düşündüğünüz oluyor mu?
Kış aylarında soğuktan donan sokak hayvanlarının yaz çilesi ise apayrı. Sıcak havalarda su ihtiyacını karşılamak onlar için oldukça zor. Malum dilleri de yok ki girip büfeden bir su istesinler. Ancak sağa sola koşturup kendi dillerince istiyorlar, fakat istedikleriyle kalıyorlar. Etrafınıza bir bakın. Kaç kişi sokak hayvanları için bir tas su koyuyor ya da konulan su ısındıkça yeniliyor? Ben baktığımda bu sayının çok fazla olduğunu göremiyorum.
Geçtiğimiz gün karşılaştığım içler acısı bir olaydan bahsedeceğim. Eve giderken bir kedi ile karşılaştım, sesi kısılmış, sendeleyerek yürüyordu. Kediyi alıp evin önüne götürdüm, aç olduğunu düşündüğüm için bakkaldan salam alıp verdim. Ancak kedinin salamı yiyecek mecali bile kalmamıştı. Su getirip verdim. İşte o suyla kedinin buluştuğu an kahroldum. Hayvan o kadar çok susamış ki, kana kana içti bir kap suyu. Arkası var mı diye elime bakındı. Doldurdum yine kabını, içti içti içti… Suyun yanına uzandı bir süre yatıp kaldı öylece. Meğer bir kap suymuş derdi. Her gün hiç umursamadan israf ederek döke saça kullandığımız suları düşündüm. Meğer biz insanoğlu o suları israf ederken, ne çok canlının hayaliymiş, ulaşamadığıymış o su…
Kediyi sonraki gün yine gördüm gayet sağlıklı görünüyordu. Komşular yemek falan da vermeye başlamış. İyiden iyiye alışmış artık evin önüne, kendine bir lokma yemek, bir tas su veren yere kavuşmuş, huzuru bulmuş. Onun adına çok mutlu oldum, artık susuz kalmıyor, bu sıcak havlarda bitkin düşmüyor diye tebessüm ettim.
Ama ulaşamadığımız onlarca can her gün susuzluktan ve açlıktan ölüyor. Bizden istedikleri de öyle büyük şeyler değil. Sofranızdan geri kalan yemekler, diş fırçalarken açık bıraktığınız suyun onda biri.
Kinin, öfkenin tavan yaptığı şu dünya düzeninde bir canlıya bir kap su bir kap yemek vermenin mutluluğu kadar saf temiz ne olabilir ki? Hepimiz daha duyarlı olursak binlerce can bugün sokakta ne aç ne de susuz kalır. Başkası verir diye lütfen düşünmeyin. Emin olun ki o başkası da, başkası yapar diye düşünüyor. Devam eden bu kısır döngüde olan Allah’ın dilsiz kullarına oluyor.
Başkası değil, kendimiz yapalım olur mu? Kapımızın önüne şu sıcak yaz günlerinde canlar için su koyalım. İmkânınız varsa da suları gölge yere koyalım. Gün içerisinde değiştirelim. Bu dünya hepimizin, onlar bize emanet.