Uykuda uyuyan sinsi bir yılan gibi deprem. Ne zaman uyanacağı asla belli olmayan. Deprem kuşağı ülkemizde zaman zaman unutsak da kendisini hatırlatan kötü bir gerçek. Bu ülkenin depremlerden çok canı yandı. Umarım bir daha yaşamayız. Fakat görünen o ki tedbiri asla elden bırakmamız gerekiyor.
Salıyı Çarşamba sabahına bağlıyordu gün. Sabaha karşı 4 sıraları hepimiz uykumuzun en derinindeydik. İşte tam da o anda bir uğultu ve şiddetli bir sarsıntıyla fırladık yataklardan. Uzun sürdü, hissettirdi, korkuttu, panik yarattı… Bir deprem neyi hissettiriyorsa hepsini sığdırdı saniyelere…
Depremin merkez üssü Düzce Gölyaka olarak açıklandı. 5.9 büyüklüğünd depremi, İstanbul, Kocaeli dahil Ankara, Bursa, Sakarya, Bolu, Tekirdağ ve diğer çevre illerden hissedildi. Depremin ardından Düzce’de artçı depremlerde devam etti. Bir çok vatandaş soluğu dışarıda aldı.
Deprem anında ne yapmamız gerektiğini çok çok iyi bilmemiz gerekiyor. Panik yapmadan kendimize yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. Ve maalesef ki her an depreme hazırlıklı durumda olmamız gerekiyor. Çünkü ne zaman ve nerede yakalanacağımız asla belli değil. Geçtiğimiz günlerde AFAD tarafından tüm Türkiye genelinde gerçekleştirilen deprem tatbikatı ile ilgili dalga geçenler olmuştu. Bugün anlamış olduk ki bu milletin deprem konusunda öğrenmesi gereken çok şey var. Deprem anında ne yapılması gerektiğini adı gibi bilmesi gerekiyor herkesin. Kokunun esiri olmadan soğukkanlılıkla hayatı kurtaracak olanı yapması gerektiğini bilmeli.
Ve hepimizin ihmal ettiği ancak hazırlaması zorunlu olduğu deprem çantasını hazırlamamız gerektiği su götürmez bir gerçek. Mutlaka ama mutlaka hepimiz olası bir deprem anı için çanta hazırlamalıyız.
Çanta ulaşılır olmalı, ilk aklımıza gelen yere konulmalı, ve içine deprem de olabilecek her ihtimal düşünülüp gerekli eşyalar konulmalı. Deprem çantası hazırlayalım! Ve çantamızın içine mutlaka giyecek kıyafetler mevsime uygun, düdük, su, yiyecek, ilk yardım malzemeleri, pil, el feneri… gibi hayati ihtiyaçlarımızı karşılayacak eşyalar koymalıyız. Kullanmamıza gerek olan günler yaşamayalım ama tedbiri de asla ama asla elden bırakmayalım…
Allah bir daha bu ülkeye yıkıcı depremler yaşatmasın. Hiç kimse sevdiğini göçük altından sağ mı çıkacak ölü mü diye beklemesin. Hiç kimsenin depremle ilgili bir anısı olmasın…
Yaşarken çok önemli konuları unutup, ihmal ediyoruz. Deprem anında hepimiz bir kez daha deprem gerçeği ile yüzleştik. Bir daha yaşanmaması temennisiyle…